İçime Gir Ama Sigaranı Söndürme / Cezmi Ersöz

Kitap tanıtımlarımıza bu bölümümüzden ulaşabilirsiniz...
Cevapla
Kullanıcı avatarı
göKhan.
Süper Yetkili
Süper Yetkili
Mesajlar: 2544
Kayıt: 12 Oca 2008 [ 17:09 ]

İçime Gir Ama Sigaranı Söndürme / Cezmi Ersöz

Mesaj gönderen göKhan. »

LİNKİ GÖREBİLMEK İÇİN LÜTFEN KAYIT OL VEYA GİRİŞ YAP!



Kitabın Künyesi


İçime Gir Ama Sigaranı Söndürme
Yazarı: Cezmi ERSÖZ
Yayınevi: Gendaş Kültür
Sayfa Sayısı: 149
Türü: Öykü
ISBN: 9753081138
Basım Tarihi: 1999





İçime Gir Ama Sigaranı Söndürme


Birden fermuarını çözdü, pantolonunu aşağıya indirdi. Sonra da külodunu çıkarttı. Beni nasıl aşağılayacağını biliyordu, ama öfkesini kontrol edemiyordu da: “Hadi gel, gir içime, hadi hakkındır, beni evine aldın ya, beni o soğuk sokaklardan kurtarıp getirdin ya buraya, gir içime hadi…” diye bağırmaya başladı… Karanlık yerimin bu denli zorlanması öfkeden deliye döndürmüştü beni. Ona tam, “yeter artık, yeter, bitir bu oyunu” diye bağırırken, cinsel organının çevresinde, kasıklarında, karnının altında derin sigara yanıklarını fark ettim… İşte o anda öfkem gülünç ve acınası… O ise, adeta acıyla kıvranarak ve soluk soluğa, kendiyle konuşmaya devam ediyordu. “Gir içime, ama sigara söndürme oramda, duyarlı yazarsın ya içime gir, hadi…” Yıllardır biriktirdikleri dökülüyor ağzından. Sesi kesildi öylece kalakaldı bir süre…
Yavaşça kuluna girdim. Yatağına kadar götürdüm. Hatırladığı her şey onu bitkin düşürmüştü. Pijamasını giydirdim. Üzerini örttüm, gözyaşlarını sildim… “Hadi içime gir, içime girmiyorsan, gömleklerini ütülerim, bulaşıklarını yıkarım istersen,” diyen dudaklarını susturdum. Yüzünü hiçbir zaman unutmamak için ona bütün benliğimle, ruhumla baktım. Sevdiğim kadınlara verdiğim bütün o “az zarar”lar onun yüzünde kaskatı, tesellisi imkânsız bir acıya, acının gerçek, sahici imgesine dönüşmüştü. Eğildim ve o acıyı öptüm, dudaklarım parçalansın, bu acı beni ne yapacaksa yapsın ve ben artık böyle kalmalıyım, diye öptüm…


Kitabın içinden

Günlük hayatım sürse de doktor ağrıyan yerlerimi tedavi etse de, şarkıcı istediğim şarkıları okusa da sanki hep idare ediliyormuşum gibi geliyordu bana… Çünkü bana hiç kimse taşıdığı o büyük, o ağır sırrın ne olduğunu anlatmıyordu…
İnsanlar sanki ben yanlarına gelince sanki bu sırdan söz ediyorlarmış da, ben duyup öğrenmeyeyim diye hemen konu değiştiriyorlardı… Yabancı bir ülkeden gelmiş olduğum için benim bu sırrı öğrenme hakkım yoktu. Bu sırrın ne olduğunu öğrenmek istiyordum, ama zorla ya da onlar istemeden olmazdı. Bunu bana onların anlatmasını istiyordum. (sayfa 45)



Cevapla