şimdi kuraklıga karsı mucadele zamanı!!!

AktüelBilgi Ana Bölüm
Cevapla
Kullanıcı avatarı
tarantula
Tecrübeli Üye
Tecrübeli Üye
Mesajlar: 85
Kayıt: 02 Ara 2005 [ 18:41 ]

şimdi kuraklıga karsı mucadele zamanı!!!

Mesaj gönderen tarantula »

ŞİMDİ KURAKLIGA KARSI MUCADELE ZAMANI!!!



Bir şahsın yaşadıkça memnun ve mutlu olması için lazım gelen şey,

kendisi için değil, kendisinden sonra gelecekler için çalışmasıdır.
]
Mustafa Kemal ATATÜRK







Degerli arkadaslar,



23.07.2007 tarihli KURAKLIKTAN YARARLANMAK GEREKİR başlıklı yazım üzerine, pekçok TV ve yazılı medya kuruluşu ilgi duyarak önerime yer verdi. Birçok değerli kişi de projemi destekledi. Ancak ne yazık ki su konusunda ülkemizin geleceği için çözüm üretmesi gereken kurumlardan bir yanıt gelmedi.



6.08.2007 tarihli Hürriyet gazetesinde çıkan bir haberde sadece ÖMERLİ barajında yapılan temizlik sonucu, 518 çuval çöp çıktığı bildirilmektedir. Diğer baraj ve göllerimizden çıkması gereken çöp ve organik olmayan atıkların miktarını bir düşünün lütfen.



Umarım neredeyse %90 ı boşalmış olan diğer baraj, göl ve göletlerimizde de bu kuraklık süresi bir fırsat bilinerek gereken temizlik çalışmaları yapılır.



Esasen temizlik çalışmaları yanında;

1- Irmak, nehir ve derelerin getirdiği ve erozyon nedeniyle de barajlarımızın ömrünü kısa sürede tüketen verimli topraklarımızı yeniden geri kazanılabilir, çiftçimize verebiliriz. Hatta bu toprakları birçok çiçekçide torbalar içinde halkımıza maliyetine de satabiliriz. Yeterki bu dönemi sadece dua ederek geçirmeyelim.

2- Baraj, göl ve göletlerimizi hem temizler ve hem de dolan kısımlarını boşaltabilirsek onların ömrünü uzatabiliriz. Hatta daha da derinlik kazandırabilirsek önümüzdeki dönemde daha fazla su biriktirebiliriz. Daha derin baraj ve göllerde BUHARLAŞMA ile su kaybı, daha az olacaktır.

3- Önümüzdeki dönemde temizlenmiş baraj, göl ve göletlerde yapılacak balıkçılık ve su ürünleri daha verimli olacaktır. Üstelik halkımıza yeni iş alanları da açılmış olacaktır.

4- Özellikle elektrik üretiminde de kullandığımız barajlarımızın dolgusunu ne kadar boşaltabilirsek, ömrünü o kadar uzatacağımız aşikardır. Ayrıca bu süreçte kilowat saati 2 sent olarak elde edeceğimiz elektrik enerjiside diğer üretim araçlarına göre (doğal gazla elektrik üretimi 1 kilowat saat için 8 sent gerektiriyor) çok ucuz olduğu için ülke ekonomisine büyük kazanç sağlayacaktır.

5- Bu aşamada ülkemizde 15 adet barajın erken dolması nedeniyle ömrünü tükettiğini bilgilerinize sunmak isterim. Yeni baraj yapmak yerine, bu barajlar için projeler hatta master tezleri yapılarak, bu barajların yeniden kazanılması seçeneği araştırılmalıdır. Ömürleri dolan veya dolmak üzere olan 15 barajımız: Altınapa, Bayındır, Buldan, Caygören, Selevir, Çubuklu, Demirköprü, Hirfanlı, Karamanlı, Kartalkaya, Kemer, Kesikköprü, Seyhan, Sürgü, Yalvaç (04.09.2002 AA-Radikal).

6- Başbakan tarafından bir yıl önce temeli atılan ILISU barajının yapılması için yerli banka yerine 1,2 milyar euro dış kredi kullanılacakmış. Bu şekilde ulusal ve uluslararası rekabetten bir bakanlar kurulu kararı ile kaçan, ihale yapmadan ve de baraj yapımında deneyimi olmayan bir mütahitler gurubuna işi veren, Enerji Bakanlığı için yetkililer bakalım ne yapacak? ( 15.08.2007 Milliyet- Metin MÜNİR)

7- Çinde birçok kez uygulanan Suni yağmurlama veya Yağmur Bombası için ülkemizde hiçbir çalışma yapılmıyor. Bu konuda çalışmaları olduğunu söyleyen Hacettepe Üniveritesi Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Cemal Saydam, yaklaşık 15 yıldır üzerinde çalıştığı "Akıllı Bulut Yönetimi" projesiyle, tabiatın sırrını çözdüğünü söylemektedir. Saydam'ın projesinde sahra tozu tohumları, uygun nem ve sıcaklıktaki buluta bırakılıyor, yarım saat sonra yağış başlıyormuş. Lütfen yağmur duasına çıkan tüm yetkilileri öncelikle bu çağrıya kulak vermelerini istiyorum.

8- Su harcamada tarım sektörü %70 ile başta gelmektedir. Bu sektörde yapılacak tasarruf hem kentlerde hem de sanayide su kullanımına büyük katkısı olacaktır. O nedenle tarımla uğraşan köylümüzü damla yöntemi ve yağmurlama yöntemi konusunda eğitmemiz gerekiyor. Aksi takdirde Harran ovasında olduğu gibi bilinçsiz sulama hem toprak kaybına hem de su kaybına neden olmaktadır. Yapılan araştırmalara göre bölgede aşırı ve bilinçsiz sulama yüzünden saniyede 18 metreküp su drenaj kanallarıyla Suriye'ye gidiyor (Şanlıurfa-İHA, 08.07.2006).

9- Erozyon ülkemiz için en önemli sorundur. Çünkü ülkemizde oluşan erozyon dünya ortalamasının 20 katı kadardır. Erozyonu önlemek için ağaç dikimi gerekmektedir. Bu konuda TEMA, her yıl MEŞE PALAMUTU EKİM kampanyaları düzenlemektedir. Yazımın ekinde bulunan ALAKARGA meşe palamutu ekiminde her gün gönüllü olarak çalışan ve günde yaklaşık 1000 meşe palamutunu kendi yaşamı için toprağa gömen bir kuştur. Lütfen çevrenizdeki avcıları uyarın ve bu kuşu vurmasınlar. Hatta bizler bu kuşun çoğalması ve ormanlara salınması için projeler yapabiliriz. Bir sezonda yaklaşık 100 000 palamutu toprağa gömen bu kuşun MEŞE PALAMUTU EKİM KAMPANYALARININ SEMBOLU yapılmasını TEMA ya geçen yıl önermiştim. Hala bekliyorum (Öneri yazım ektedir).

10- Günümüzde kentlerimizde birçok site yapılıyor. Bu sitelerden konut alırken arıtma tesisi var mı diye araştırmıyoruz. Dolayısıyla olması gereken arıtma tesislerinden elde edeceğimiz suyu da kullanamıyoruz. Oysaki İngilterede kullanılan su en az 4 kez arıtmaya tabi tutuluyor. Araçlar ve behçeler arıtılmış sularla sulanıyor. Ülkemizde de özellikle derelerin arıtıldıktan sonra denizlere akıtılması çok önemlidir. Örneğin, İstanbul-Bakırköydeki Ayamama Deresi için yaklaşık 3 yıl önce yapılacağı törenlerle açıklanan arıtma tesisleri hala yapılmamışdır. Ne yazık ki pis ve kirlenmiş sular, dereler ile Marmaraya akmaya devam ediyor. Sadece ülkemize ait doğal bir havuz sayılan bu denizimizi kirletmeye devam ediyoruz.

11- İstanbulumuzun Avrupa yakasının su sorununun çözümü için Melen Çayından, Ankaranın su sorunun çözümü için de Kızılırmaktan borularla taşınacak sularla çözüm üretilmek isteniyor. TAŞIMA SUYLA ÇÖZÜM ÜRETİLEBİLİR Mİ? Nitekim Melen suyunda yaşayan birçok balık kirlilik yüzünden ölmekte ve Kızılırmak suyunun da ağırmetal ile dolu olduğu ortaya çıkmıştır. Suyu birikterecek göl ve baraj olmazsa taşıdığınız suyu nerede biriktereceksiniz ? İstanbulda Küçükçekmecenin temizlenerek devreye sokulması, Ankarada da Gerede projesinin bitirilmesi ve Bayındır Barajının temizlenmesi bence en iyi çözümler olacaktır.

12- Güzel ülkemizin her yanı denizlerle çevrilidir. Karadeniz, Marmara, Ege ve Akdeniz birer büyük göl olarak değerlendirilmeli ve deniz suyundan kullanım ve tarımda sulama suyu olarak yararlanmamız gerekmektedir. Bu teknolojiyi İsrail gibi ülkemizde de üretmemiz ve halkımıza sunmamız için vakit gelmiş ve geçmektedir.

13- Nasıl ki akıllı bir kişi, yemek yediği kabı kirletmezse, aynı şekilde akıllı halkımız da su içtiği kap sayılan baraj, göl ve göletlerimizi kirletmemelidir. Özellikle organik olmayan atıklardan sakınmamız gerekiyor. Örneğin WWF, insanlar için bir parça alüminyum folyoyu, bir köpek balığından daha tehlikeli olarak tanımlanmaktadır.



Değerli arkadaşlar,

Bu uyarı ve önerilerime sizlerde katkıda bulunabilirsiniz. Önümüzdeki yıllarda olası kuraklıklarda daha rahat edebilmek için bu kuraklık süresini iyi değerlendirmek ve çeşitli projeler üretmemiz gerekmektedir. Doğal bir afet sayılması ve gereken önlemlerin acilen alınması gereken KURAKLIK için yeterki iş birliği ve güçbirliği yapalım. Kazanan bence dünyanın en güzel ülkesi TÜRKİYEMİZ olacaktır.



Sevgi ve saygılarımla (16.08.2007).

Prof.Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR



Cevapla