Yazarlarımız...

Kullanıcı avatarı
Siyah Sandalye
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 788
Kayıt: 23 Şub 2009 [ 15:16 ]

Yazarlarımız...

Mesaj gönderen Siyah Sandalye »

ABDULLAH CEVDET
9 Eylül 1869'da Arapkir'de doğdu. 29 Kasım 1932'de İstanbul'da yaşamını yitirdi. Osmanlı siyaset adamı ve düşünür. Jön Türk hareketi ile 2'nci Meşrutiyet döneminin düşünce yapısında önemli etkisi oldu. Mamuret'ül-Aziz Askeri Rüşdiyesi ve Kuleli Askeri Tıbbiye İdadisi'ni bitirdi. Mekteb-i Tıbbiye-i Şâhâne'ye girdi. Dindar bir kişi olarak yetişmesine rağmen, okulda yaygın olan biyolojik materyalizmden etkilendi. "Fünun ve Felsefe" kitabı 1897'de Cenevre'de basıldı. Bir felsefe kitabı olan bu eserinde İslam uleması ile biyolojik materyalist düşünürlerin görüşlerini bağdaştırmaya çalıştı. Rusya'dan gelen popülist akımın etkisiyle siyasetle ilgilenmeye başladı. 1889'da İttihad-ı Osmani Cemiyeti'ni kurdu. Bu cemiyer daha sonra İttihat ve Terakki adını aldı. Bir kaç kez tutuklandı. Bir süre okuldan uzaklaştırıldı. 1894'te tıbbiyeyi bitirdi, Haydarpaşa Hastanesi'nde göreve başladı. Kısa bir süre Diyarbakır'a gönderildi. Diyarbakır İttihat ve Terakki şubesini kurdu. Ziya Gökalp ile tanışıp örgüte girmesini sağladı. 1895'te bozgunculuk suçlamasıyla tutuklandı, Trablusgarp'a sürüldü. 1897'de Paris'e kaçtı. Jön Türk hareketi içindeki bölünme sırasında Ahmed Rıza Bey grubuna katıldı. 1987'de Cenevre'ye giderek Jön Türkler'in merkezi yayın organı olan "Osmanlı" gazetesini çıkardı. Batı eserlerinden çeviriler yaptı. Giyom Tel'i çevirdi. 2'nci Abdülhamit'le yapılan anlaşma uyarınca para alarak yazmamama sözü verdi. Ertesi yıl Trablusgarp ve Fizan'daki siyasi tutukluların affı karşılığı tekrar yazmama sözü verdi ve Viyana Sefareti doktorluğuna atandı. 1903'te Avusturya'dan sınırdışı edildi. Cenevre'ye geçip "Osmanlı" gazetesini tekrar yayınlamaya başladı. "İçtihad" dergisini çıkardı, bu ismi taşıyan bir yayınevi kurdu. Halkı Batı kültürü doğrultusunda eğitmek amacıyla eserler yayınladı.

1904'te Osmanlı Sarayı'nın baskıları sonucu İsviçre'den de sınırdışı edildi. İçtihad'ı Mısır'a taşıdı, etkinliklerini Kahire'de sürdürdü. "Adem-i Merkeziyet" cemiyetinin üyesi oldu. Bilimsel makaleler yazdı. 1906 Erzurum ayaklanmasında halkı başkaldırmaya çağıran bildiriler hazırladı. 1910'da İstanbul'a döndü. 1911'de İçtihad'ı yayınlamaya başladı. Dergi, yayınlanan dinsel içerikli yazılar nedeniyle sık sık kapatıldı. İttihatçılara karşı tutumunu sürdürdüğü için 1914'te derginin yanını durduruldu. "İkdam" gazetesindeki yazılarıyla ekonomide özel girişimlerin geliştirilmesini ve anglo-sakson eğitiminin yararlarını savundu. Mütareke döneminde İngiltere yanlısı bir tutum izledi. İngiliz Muhibleri Cemiyeti'nin kuruluşunda aktif rol oynadı. Kürt Teali Cemiyeti'nde çalıştı. Bahailiğin bir dünya dini olarak kabul edilmesini istemesi tepkilere yol açtı. Mütareke dönemindeki etkinlikleri nedeniyle Cumhuriyet döneminde devlet işlerinden ömür boyu uzak tutulması kararlaştırıldı. Yaşamının bundan sonraki bölümünde şiir kitapları yazdı, İçtihad dergisini yayınladı. Batı'dan belli bilgi ve teknolojiler aktarılırken, geleneksel değerlerinde korunması gerektiğini savundu. Ekonomik ve toplumsal kalkınma için seçkin kafaların seçilerek özel eğitimle yetiştirilmesini önerdi. İslam dinini düşünceyi kısırlaştırmak ve ulusal uyanışı engellemekle eleştirdi. Osmanlı milliyetciliği anlayışı yerine, imparatorluk içindeki tüm ulusların eşitliğine dayalı bir birlik görüşünü savundu. Cumhuriyet döneminde de Arap harfleri yerine Latin alfabesinin kullanılmasını savundu, kadınların toplumsal yaşama katkılarının artırılmasını destekledi. Psikoloji, sosyoloji, eğitim ve tarih alanında pek çok çeviri yaptı. Mevlana'dan bazı parçalarla, Hayyam'ın rubailerini Türkçeleştirdi.

BAZI ESERLERİ

Hadd-i Tedib (1903)
Ahmet Rıza Bey'e Açık mektup (1903)
Kahriyat (şiirler, 1906)
Dimağ ve Melekât-ı Akliye'nin Fizyolociya ve Hıfzıssıhhası (1919)
Cihan-ı İslama Dair Bir Nazar-ı Tarih ve Felsefi (1922)
Adab-ı Muaşeret Rehberi (1927)



Kullanıcı avatarı
Siyah Sandalye
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 788
Kayıt: 23 Şub 2009 [ 15:16 ]

Yazarlarımız...

Mesaj gönderen Siyah Sandalye »

ABDÜLHAK ŞİNASİ HİSAR
1883'te İstanbul'da doğdu. 3 Mayıs 1963'te İstanbul'da yaşamını yitirdi. Romancı. Türkiye'de ilk edebiyat dergilerinden 1882-1883'te yayınlanan Hazine-i Evrak'ın yayıncısı, öykü ve eleştiri yazarı Mahmud Celaleddin Bey'in oğlu. Babası ona hayranlık duyduğu iki şair Şinasi ile Abdülhak Hamit Tarhan'ın adlarını verdi. Çocukluğu Rumelihisarı, Büyükada ve Çamlıca'daki konaklarda geçti. Mürebbiyelerinden Fransızca öğrendi. Tevfik Fikret'ten Türkçe dersleri aldı. 1905'te Mekteb-i Sultani'yi (Galatasaray Lisesi) bitirdi. 1905-1908 arasında Paris'te Siyasal Bilgiler Yüksekokulu'nda öğrenim gördü. Jön Türk hareketine katıldı. 2'nci Meşrutiyet'in ilanından sonra İstanbul'a döndü. 1909'da bir Fransız şirketine memur olarak girdi. 1924'te Reji İd****i'nde çalışmaya başladı. Balkan Birliği Cemiyeti Genel Sekreterliği yaptı. 1945'te Uluslararası Barış Kongresi'ne katılmak üzere ABD'ye gitti. 1984'ten sonra ölümüne değin sürekli İstanbul'da kaldı. 1921'den sonra "Dergâh" dergisinde "Kitaplar ve Muharrirler" başlığıyla yazdığı eleştirilerle adını duyurdu. Yarın, İleri ve Medeniyet dergilerinde şiirleri, eleştirileri yayınlandı. Cumhuriyet'ten sonra Ağaç, Türk Yurdu, Ülkü ve Varlık dergileriyle, Milliyet ve Dünya gazetelerinde yazdı. İlk romanı "Fahim Bey ve Biz" 1942 Cumhuriyet Halk Partisi yarışmasında üçüncülük ödülü aldı. Bu eser eleştirmenler tarafından "akıcı bir dil ve yetkin bir üslupla kaleme alınmış" diye değerlendirildi. Romanlarında Rumelihisarı, Büyükada, Çamlıca üçgeninde varlıklı, gününü gün eden, sorunsuz insanların yaşamlarını yansıttı. Bu çevrelerin dışındaki yaşamı basit ve aşağı buldu. Fransız edebiyatçılardan etkilendi. Kahramanlarının hepsini dengesiz, gariplikleri olan, içine kapanık, başarısız ve hayalleriyle avunan kişiler olarak kurguladı. Olaylardan çok kahramanlarının duygu ve düşüncelerine öncelik verdi. Şiirsel bir dil ve özgün bir teknik kullandı.

ESERLERİ

ROMAN:
Fahim Bey ve Biz (1941)
Çamlıca'daki Eniştemiz (1944)
Ali Nizami Bey'in Alafrangalığı ve Şeyhliği (1952)

ANI VE DENEME:
Boğaziçi Mehtapları (1943)
Boğaziçi Yalıları (1954)
Geçmiş Zaman Köşkleri (1956)

İNCELEME-ANTOLOJİ:
İstanbul ve Pierre Loti (1958)
Yahya Kemal'e Veda (1959)
Ahmet Haşim'in Şiiri ve Hayatı (1963)
Aşk İmiş Her Ne Var Alemde (1955, antoloji)
Geçmiş Zaman Fıkraları (1958, antoloji)

Kullanıcı avatarı
Siyah Sandalye
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 788
Kayıt: 23 Şub 2009 [ 15:16 ]

Yazarlarımız...

Mesaj gönderen Siyah Sandalye »

ABDÜLKADİR BULUT
1943 yılında İçel’in Anamur ilçesine bağlı Akine köyünde doğdu. 1985'te Silifke'den Anamur'a giderken geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitirdi. Anamur Ortaokulu ve Akşehir İlköğretmen Okulu’nu bitirdi. Anamur, Kırıkhan ve İstanbul'da öğretmenlik yaptı. Çeşitli ansiklopedilerin hazırlanışında çalıştı. İlk şiirleri 1960’tan itibaren Varlık, Türk Dili dergisinde çıktı. Asıl kimliğini 1970’li yıllardan sonra yazdığı şiirleriyle kazandı. İlk şiir kitabı "Tek Başına Değilsin" 1976'da yayınlandı. Behçet Necatigil etkisindeki bu şiirler, özenli işçiliği ve lirik anlatımıyla dikkat çekti. İkinci kitabı "Acılar Yurdumdur"daki şiirlerde olayları toplumcu gerçekçi bir bakış açısıyla ve konuşma havasında yansıttığı görüldü. Şiirlerinde folklor öğelerinden, Türkmen oymaklarının ağıt ve türkülerinden de esinlendi. Doğa betimlemelerinden ve gündelik nesnelerin görüntülerinden yola çıkarak hüzünlü ve nostaljik bir ruh durumunu yansıttı. Genç şiir kuşağımızın önde gelen isimlerinden.

ESERLERİ

ŞİİR:
Sen Tek Başına Değilsin (1976)
Acılar Yurdumdur (1981)
Kahveci Güzeli (çocuklara şiirler, 1981)
Yakımlar (1982)
Gözyaşları da Çiçek Açar (1983)
Yurdumun Şiir Defteri (1985)
Ülkemin Şiir Atlası (Ölümünden sonra, bütün şiirleri bir arada, 1987)

ROMAN:
Üveyikler Göçerken (çocuk romanı, 1981)

Kullanıcı avatarı
Siyah Sandalye
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 788
Kayıt: 23 Şub 2009 [ 15:16 ]

Yazarlarımız...

Mesaj gönderen Siyah Sandalye »

ADALET AĞAOĞLU
1929’da Ankara'nın Nallıhan ilçesinde doğdu. Ortaöğrenimini 1946'da Ankara Kız Lisesi’nde tamamladı. 1950'de Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi’nin Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Açılan bir sınavla Ankara Radyosu’na girdi. 1051-1971 arasında TRT’de çeşitli görevlerde bulundu. TRT Radyo Dairesi Başkanlığı’ndan, kurumun özerkliğine el konulması sonucu istifa etti. Yazmaya 1946'da Ulus gazetesinde yayınlanan tiyatro eleştirileriyle başladı. 1948-1950 arasında Kaynak dergisinde şiirleri yayınlandı. Sevim Uzgören'le birlikte yazdığı "Bir Oyun Yazalım" adlı oyun 1953'da Ankara Küçük Tiyatro'da sahnelendi. İlk romanının yayınladığı 1973'e kadar sadece tiyatro yazırlığıyla ilgilendi. 1973'ten sonra çalışmalarını öykü ve romanda yoğunlaştırdı. Eserlerinde toplumun çalkantılı dönemlerini ve bu dönemlerin bireyler üzerindeki etkilerini irdeledi. Konularının yanısıra eserlerinin biçimsel yetkinliğiyle, özellikle ayrıntıları değerlendirişiyle, geriye dönüşler iç monologlar gibi değişik tekniklerden yararlanmadaki başarısıyla dikkat çekti. İlk romanı "Ölmeye Yatmak" 1973'te basıldı. Doğa, toplum, zaman ilişkilerinin insanın iç dünyasındaki yansımalarını düşünce üretebilecek boyutlarda irdeledi. Değişimler karşısında edebiyatın yapısal durumu bakımından da arayışçı davrandı, kendine özgü anlatım biçimleri geliştirdi. İstanbul’da yaşıyor.

ESERLERİ

Oyun:
Evcilik Oyunu (1964)
Çatıdaki Çatlak (1965)
Sınırlarda (1970)
Tombala (1967)
Üç Oyun: Bir Kahramanın Ölümü, Çıkış, Kozalar (1973)
Kendini Yazan Şarkı (1976)
Duvar Öyküsü (1992)
Çok Uzak-Fazla Yakın (1991)
Fikrimin İnce Gülü (1996)

Roman:
Ölmeye Yatmak (1973)
Fikrimin İnce Gülü (1976)
Bir Düğün Gecesi (1979)
Yazsonu (1980)
Üç Beş Kişi (1984)
Hayır (1987)
Ruh Üşümesi (1991)
Romantik Bir Viyana Yazı (1993)

Öykü :
Yüksek Gerilim (1974)
Sessizliğin İlk Sesi (1978)
Hadi Gidelim (1982)
Hayatı Savunma Biçimleri (1997)

Anı :
Göç Temizliği (1985)
Gece Hayatım (Rüya Anlatısı, 1991)

Deneme :
Güner Sümer Toplu Eserleri (1983)
Adalet Ağaoğlu Seçmeler (1993)
Karşılaşmalar (1993)
Geçerken (1996)
Başka Karşılaşmalar (1996)

ÖDÜLLERİ

1974 Türk Dil Kurumu Tiyatro Ödülü Üç Oyun’la
1975 Sait Faik Hikâye Armağanı Yüksek Gerilim’le
1979 Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü Bir Düğün Gecesi ile
1980 Orhan Kemal Roman Armağanı Bir Düğün Gecesi ile
1980 Madaralı Roman Ödülü Çok Uzak-Fazla Yakın’la
1992 Türkiye İş Bankası Edebiyat Büyük Ödülü (Tiyatro)
1997 Aydın Doğan Vakfı Roman Ödülü Romantik Bir Viyana Yazı ile
1995 Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat (Edebiyat) Büyük Ödülü

Kullanıcı avatarı
Siyah Sandalye
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 788
Kayıt: 23 Şub 2009 [ 15:16 ]

Yazarlarımız...

Mesaj gönderen Siyah Sandalye »

ABDÜLHAMİT ADNAN ADIVAR
1882'de Gelibolu’da doğdu. 1955'te İstanbul’da yaşamını yitirdi. 1905'te tıbbiye’yi bitirdi ve Avrupa’ya gitti. Berlin Tıp Fakültesi’nde iç hastalıkları asistanı oldu. 1908’den sonra İstanbul’a döndü, Tıp Fakültesi’ne profesörlük, mütareke yıllarında Osmanlı Meclis-i Mebusan’ında İstanbul mebusluğu yaptı. İstanbul’un işgali üzerine eşi Halide Edip Adıvar ile Anadolu’ya geçti. Birinci Büyük Millet Meclisi hükümetinin sağlık bakanı oldu. Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın kurucuları arasında yer aldı. Partisinin kapatılmasından sonra 1926’da tekrar Avrupa’ya gitti. İzmir’de Mustafa Kemal Atatürk’e karşı düzenlenen suikast girişiminden sorumlu tutuldu. Bu suçlamadan beraat etmesine karşın 1939’a kadar İngiltere’de kaldı. Yurda döndükten sonra 1940’ta İslam Ansiklopedisi yazı kurulu başkanlığına getirildi. Son yıllarında günlük gazetelerde yazılar yazdı.

ESERLERİ

ARAŞTIRMA-İNCELEME:
Osmanlı Türklerinde İlim (1943)
Tarih Boyunca İlim ve Din (1944)

ELEŞTİRİ-MAKALE:
Bilgi Cumhuriyet Haberleri (1945)
Dur Düşün (1950)
Hakikat Peşinde Emeklemeler (1954)

ÇEVİRİ:
Bertrand Russel’den Felsefe Meseleleri (1935)

Kullanıcı avatarı
Siyah Sandalye
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 788
Kayıt: 23 Şub 2009 [ 15:16 ]

Yazarlarımız...

Mesaj gönderen Siyah Sandalye »

ADNAN AZAR
1956'da Rize’de doğdu. Türk Eğitim Derneği Kayseri Koleji’ni ve Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü’nü bitirdi. Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde bir süre Sosyal Bilimler okudu. İstanbul 24 Saat (1991), Batık Aşklar Müzesi (Altın Koza En İyi Kurgu Ödülü, 1995) adlı sinema filmleriyle, kimi TV dizilerinin yönetmenliğini üstlendi. Şiirleri, 1976 yılından başlayarak çeşitli edebiyat ve sanat dergilerinde yayınlandı. Şiirin yanısıra, bir bölümü Adam Öykü dergisinde Uçurumlar üst-başlığıyla yayımlanmış kısa öyküleri ve senaryo çalışmaları da var. Kökleri Orhan Veli'ye kadar uzanan duru, yalın bir söyleyişle yalın şiirler yazdı.

ESERLERİ:

ŞİİR:
Unutmak Suları (1982)
Parçalanmış Zamanlar (1997)
Yeni Zaman (1998)

ÖDÜLLERİ

1982 Akademi Kitabevi Şiir Başarı Ödülü Unutmak Suları ile

Kullanıcı avatarı
Siyah Sandalye
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 788
Kayıt: 23 Şub 2009 [ 15:16 ]

Yazarlarımız...

Mesaj gönderen Siyah Sandalye »

ADNAN BİNYAZAR
7 Mart 1934'te Diyarbakır’da doğdu. Dicle Köy Enstitüsü’nü, Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Edebiyat Bölümü’nü bitirdi. Çorum ve Maraş İlköğretmen okullarında, Ankara Hacettepe Üniversitesi Temel Bilimler Yüksekokulu’nda, Gazi Eğitim Enstitüsü’nde, Şentepe Lisesi’nde, Devlet Konservatuvarı’nda, İktisadi ve Ticari İlimler Fakültesi Basın Yayın Yüksekokulu’nda öğretmenlik yaptı. Türk Tarih Kurumu’nda görev aldı. 1978'de Kültür Bakanlığı Tanıtma ve Yayınlar Dairesi Başkanlığı'na getirildi ve bu görevi sırasında Ulusal Kültür ve Çeviri dergilerinin sorumlu yönetmenliğini yaptı. Türk Dil Kurumu Yayın kolu başkanlığına seçildi. 1981 yılında gittiği Berlin’de Eğitim Senatosu’nda çalışırken, İncila Özhan’la birlikte 6 ciltlik Türkçe-Dil ve Okuma Kitabı’nı ve bu çalışmalara yönelik bir Öğretmen Kılavuzu’nu hazırladı. Gymnasiumlar için Türkçe Müfredat Programı hazırlama kurullarına başkanlık yaptı. İsveç ve İsviçre’de öğretmen yetiştirme projelerinde görev aldı. 1961-1966 arasında çeşitli dergilerde öyküleri yayınlandı. Daha sonra eleştiriye yöneldi. Almanya'da yaşıyor.

Kişisel internet sitesi: home.arcor.de/binyazar


ESERLERİ:

Yazmak Sanatı (1969, Emin Özdemir’le birlikte)
Dedem Korkut'tan Öyküler (1972)
Toplum ve Edebiyat (1972)
Cumhuriyet’in 50 Yılında Atatürk Yolunda 40 Yıl (1973)
Aşık Veysel (1973)
Kültür ve Eğitim Sorunları (1979)
Ağıt Toplumu (1979)
Türk Dilinde 25 Ünlü Eser (1982)
Öğretmen Kılavuzu (1982)
Kan Turalı (1984, Dede Korkut masalı)
Dedem Korkut/Vier Attürkische Nomadensagan (1984, Türkçe-Almanca)
Yaralı Mahmut (1994)
15 Türk Masalı (1994)
Ozanlar Yazarlar Kitaplar (1998)
Yazın ve Bilim Dilimiz (1998, Metin Öztekin’le birlikte)
Yazılı Anlatım Bilgileri (1998, Emin Özdemir’le birlikte)
Masalını Yitiren Dev (2000, anılar) Ölümün Gölgesi Yok (2004, anılar)

Kullanıcı avatarı
Siyah Sandalye
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 788
Kayıt: 23 Şub 2009 [ 15:16 ]

Yazarlarımız...

Mesaj gönderen Siyah Sandalye »

ADNAN ÖZER
1957'de Tekirdağ’ın Gazioğlu köyünde doğdu. Liseyi Batman’da bitirdi. 1979’dan beri İstanbul’da yayıncılık yapıyor. İstanbul Devlet Güzel sanatlar Akademisi'nin şiir yarışmasında birincilik kazandı. Tekirdağ yöresinin halk söylenceleri, türkü ve tekerlemelerine modern şiir yöntemleriyle yaklaştı. Son dönemlerdeki şiirindeki içerik ve sözlükçeyle, Doğu kültürüne, ¤¤¤¤fiziğe, İsmet Özel'dekini anımsatan benmerkezci bir başkaldırı yöntemine yöneldiğini görülüyor. Neruda, Paz ve Pesao’nun şiirlerini dilimize çevirdi.

ESERLERİ

ŞİİR:
Ateşli Kaval (1981)
Çıngırağın Ölümü (1982)
Rüzgar Durdurma Takvimi (1985)
Zaman Haritası (1991)
Seçme Şiirler (1994)

ÖDÜLLERİ

İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Şiir Yarışması’nda birincilik
1992 Cemal Süreya Şiir Ödülü Zaman Haritası ile

Kullanıcı avatarı
Siyah Sandalye
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 788
Kayıt: 23 Şub 2009 [ 15:16 ]

Yazarlarımız...

Mesaj gönderen Siyah Sandalye »

AHMED ARİF
1927'de Diyarbakır’da doğdu, 2 Haziran 1991'de Ankara’da yaşamını yitirdi. Ortaöğrenimini Diyarbakır Lisesi’nde tamamladı. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Felsefe Bölümü öğrencisiyken 1950’de Türk Ceza Yasası’nın 141. maddesine aykırı davranmak suçlamasıyla tutuklandı. 1952’de gizli örgüt kurma iddiasıyla yine tutuklandı. 2 yıl hepsi hüküm giydi. Cezaevi günleri sona erince Ankara'ya yerleşti. Bir süre plan kopya teknisyeni olarak çalıştı. Ankara’daki gazeteler ve dergilerde teknik işlerle uğraşarak yaşamını kazandı. Gazetecilikten emekliye ayrıldı. İlk şiiri "Millet" dergisinde yayınlandı. Asıl sanatını ve kişiliğini 1948-1954 arasında Yeryüzü, Beraber, Seçilmiş Hikayeler, Yeni Ufuklar, Kaynak dergilerinde yayınlanan şiirleriyle ortaya koydu. Ardından uzun bir suskunluk dönemine girdi. 1968'de tek kitabı olan "Hasretinden Prangalar Eskittim" yayınlanınca, çok büyük bir yankı uyandırdı. Kitap yayınlanmasından sonraki 12 yılda 18 baskı yaptı. Orhan Veli'nin etkisinin sürdüğü bir dönemde şiire başlayan Ahmet Arif, Nâzım Hikmet'in açtığı yolda yürüdü. Ondan aldığı şiirselliği bir Anadolu duyarlılığı ve özlemiyle genişletti. Şiiri çoğunlukla türkülere dayalı görünse de halk kaynaklarının olanaklarını, türkülerin ötesinde aradı. Günümüz şiirini de büyük ölçüde etkiledi. Şiirinde ritmin büyük yeri vardır. Ama onda ritim sese değil söze dayandığından daha derinlere inerek büyük bir lirizmin kaynağı olur. Doğu Anadolu insan malzemesini bu lirizmin içinde yoğurarak gerçekçi şiirdeki didaktizm tehlikesini aşmayı bildi. Özellikle imge konusunda yaptığı sıçramayla genç şairlere örnek oldu. Gazete ve dergilerde yayınlanan düzyazılarıyla da 1950 kuşağı olarak anılan şair ve yazarların büyük bölümünde izler bıraktı. Şiirlerinin çocuğu bestelendi.

ESERİ:

Hasretinden Prangalar Eskittim (İlk baskı 1968)

Kullanıcı avatarı
Siyah Sandalye
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Mesajlar: 788
Kayıt: 23 Şub 2009 [ 15:16 ]

Yazarlarımız...

Mesaj gönderen Siyah Sandalye »

AHMED MİTHAD
1844'te İstanbul’da doğdu. 28 Aralık 1912'de İstanbul'da yaşamını yitirdi. İstanbul Mısır Çarşısı esnafından Hacı Sülayman Ağa'nın oğlu. Babasını küçük yaşta kaybetti. 1854'te Vidin'de bulunan ağabeyi Hafız Ali Ağa'nın yanına gönderildi. Eğitimine burada başladı. 1857'de ailesi ile birlikte İstanbul'a döndü. Mısır Çarşısı’nda bir aktarın yanına çırak verildi. Ağabeyinin yanında çalıştığı Mithad Paşa'nın yanına girdi. Mithad Paşa 1861'da Niş Valiliği'ne atanınca ağabeyi ile birlikte Niş'e gitti. Rüşdiyeyi orada bitirdi. Rusçuk'da Tuna Vilayeti Kalemi'ne memur olarak girdi. Çalışkanlığı ile Mithad Paşa'nın gözüne girdi. Paşa ona kendi adını verdi. Bu arada özel dersler alarak Fransızca'sını ilerletti. 1866'da çevirmen olarak gittiği Sofya'da evlendi. Tuna Gazetesi'nin başyazarı oldu. 1869'da Mithad Paşa ile birlikte Bağdat'a gitti. Vilayet matbaası ve resmi vilayet gazetesi Zevra'nın müdürlüğünü yaptı. İlk kitabı olan Hece-i Evvel adlı ders kitabını burada yazdı. 1871'da ağabeyi ölünce İstanbul'a döndü. Tahtakale'deki evinin altına küçük bir matbaa kurarak kendi kitaplarını basmaya başladı. Bir yandan da Basiret gazetesine yazılar yazdı. 1872'da Namık Kemal ile tanıştı. Devir ve Bedir isimli iki gazete çıkardı. Bu gazeteler kapatılınca Dağarcık ve Kırkambar dergilerini yayınladı. Bu dergilerde çıkan yazılar nedeniyle Namık Kemal, Ebüzziya Tevfik gibi yazarlarla birlikte Rodos'a sürgüne gönderildi. 3 yıl kaldığı Rodos'ta Medrese-i Süleymaniye isimli bir okul açıp ders verdi. 5. Murat'ın affıyla 1876'da İstanbul'a döndü. 1876'da İttihat Gazetesi'ni yayınlamaya başladı. Muhalif tutumunu yumuşatarak 2. Abdülhamit'e yakınlaştı. Devletin resmi gazetesi Takvim-i Vakayi ve devletin basımevi olan Matbaa-i Amire'nin müdürlüğüne atandı. Mithad Paşa davasında paşanın aleyhine tanıklık yaptı. 1878'de Osmanlı Sarayı'nın desteğiyle Tercüman-ı Hakikat gazetesini kurdu. 1888'de İsveç'te toplanan Müsteşrikler Kongresi'ne katıldı. 1895'te Meclis-i Umur-ı Sıhhiye ikinci reisi oldu. Aynı yıl Sabah gazetesinde yayınlanan "Dekadanlar" başlıklı yazısıyla Servet-i Fünun'u eleştirdi. Sanat ve edebiyat çevrelerinin tepkisini çekti. Yazarlığı bırakmak zorunda kaldı. Ölümüne kadar Darülfünun'da dünya tarihi ve dinler tarihi dersleri verdi, hayır kurumlarında çalıştı.


ESERLERİ:

ROMAN-ÖYKÜ:
Kıssadan Hisse (öykü, 1869)
Esaret (1870)
Hasan Mellah (1873)
Hüseyin Fellah (1873)
Dünyaya İkinci Geliş yahut İstanbul'da Neler Olmuş (1873)
Yeryüzünde Bir Melek (1875)
Felatun Bey'le Rakım Efendi (1875)
Karı Koca Masalı (1875)
Paris'de Bir Türk (1876)
Süleyman Musuli (1877)
Karnaval (1881)
Vah (1882)
Dürdane Hanım (1882)
Acaib-i Alem (fenni roman, 1882)
Cellad (1884)
Letaif-i Rivayat (25 kitaplık öykü dizisi, 1887)
Haydut Montari (1888)
Demir Bey yahut İnkişaf-ı Esrar (1888)
Gürcü Kızı yahit İntikam (1889)
Diplomalı Kız (1890)
Müşahedat (romanın romanı, 1891)
Hayal ve Hakikat (1892)
Taaffüf (Fatma Aliye ile, 1895)
Gönüllü (1896)
Amerika Doktorları (fenni roman, 1898)
Jön Türk (1910)

OYUNLAR:
Eyvah (oyun, 1871)
Açık Baş (oyun, 1874)
Ahz-ı Sar yahut Avrupa'nın Eski Medeniyeti (1874)
Zuhur-ı Osmaniyan (1877)
Çengi (1877)
Çerkeş Özdenler (1884)
Fürs-i Kadim'de Bir Facia yahut Siyavuş (oyun, 1884)

DİL KİTAPLARI:
Durub-ı Emsal-i Osmaniye Hekimiyatının Ahvalini Tasvif (1871)

TARİH:
Kainat (15 kitap, 1871-1881)
Üss-i İnkilab (2 cilt, tarih 1877-1878)
Tarih-i Umumi (2 cilt, 1878-1879)
Mufassal Tarih-i Kurun-ı Cedide (3 cilt, 1886-1888)
Tedris-i Tarih-i Edyan (1913)
Tedris-i Tarih-i Umumi (1913)

MAKALE-MEKTUP:
Menfâ (1877)
Zübdet-ül Hakayık (anı-belge, 1878)
Ekonomi-Politik (1879)
Müntehabat-ı Tercüman-ı Hakikat (3 cilt, 1883)
Arnavudlar ve Solyotlar (1888)
Müntehebat-ı Ahmed Mithad (3 cilt, 1889)
Halla-ü Ukad (mektuplar, 1890)

RUHBİLİM:
Nevm ve Hâlât-ı Nevm (1881)
İlhamat ve Tagligat (1885)

Cevapla