Hıncal Uluç "Beyaz'ın kıpkırmızı olduğu sabah " Sabah

Köeş yazılarını ve makaleleri bu bölümümüzde paylaşabilirsiniz...
Cevapla
Kullanıcı avatarı
ShiftlesS
Forum Yöneticisi
Forum Yöneticisi
Mesajlar: 1728
Kayıt: 22 May 2009 [ 20:01 ]

Hıncal Uluç "Beyaz'ın kıpkırmızı olduğu sabah " Sabah

Mesaj gönderen ShiftlesS »

Beyaz'ın kıpkırmızı olduğu sabah..
Nasıl ama nasıl keyifli bir öğle ve sonrası geçirdik bilemezsiniz.. Ya da şöyle diyelim. Yarın sabah atv'yi biraz erken açarsanız, dokuz buçukta falan, bir bölümünü bileceksiniz..
Yaşamdan Dakikalar'da konuğumuzdu, Beyaz.. Daha doğrusu TV adı Beyaz. Asıl adı Beyazıt Öztürk.. Benim gibi Kafkas kökenli.. Gürcistan yörelerinden Artvin'e göç edenlerden.. Vikipedi'ye girerseniz şöyle yazar..
"Beyazıt Öztürk (d. 12 Mart 1969, Bolu).. Televizyon ve radyo programcısı, sinema, tiyatro ve dizi oyuncusu, komedyen ve türkücü. Daha çok Beyaz olarak bilinir." Dahası var oysa.. Basketbol oynamış profesyonel. Sporcu yani.. Dergi çıkartmış bir ara.. Gazeteci yani.. Üniversiteyi Güzel Sanatlar, Heykel ve Seramik Bölümünde okumuş. Okullu sanatçı yani, üstelik.
Yani adamın olmadığı yok nerdeyse.. Erken geldi, Nebil'i de alıp bizim katta yemeğe oturduk. Daha sonra Sunay ve Haşo da katıldı. Bir sohbet başladı.. Daha doğrusu bir Beyaz başladı.. O anlattı, biz dinledik, o anlattı, biz dinledik.. Yahu bu kadar mı keyifli anlatılır her şey.. Kimse durup dururken Beyaz olmuyor.. Adamda Beyazlık Allah vergisi.. Özel yaşamında neyse, ekranda da o.. Ağzından bal damlıyor.. O zaman da işte böyle ağzını açıp dinliyorsun..
Takıldım, masaya oturunca..
"Ne kısmetli adamsın be.. Millet eşek yükü ile para harcıyor Maldivler'e gitmek için.. Sen gidiyor, bir de eşek yükü para ile dönüyorsun.."
"Sen öyle zannet" dedi, bir başladı Maldivler'i anlatmaya.. Efendim 1200 ada üzerine kurulu ya.. "Hıncal Ağbi bu oda kadar bir kaya çıkmış suyun üzerine, ona 'Ada' demişler.. 1200 öyle oluyor.. Bin ada boş. 200 ada güya dolu.. Üzerinde şehir gibi bir şey inşa edilebilecek genişlikte olanı bir tane.. Ora da başkentleri zaten.. Ama şöyle başkent.. Yanında bir ada var, Dışişleri Bakanlığı.. Bir ada var, İçişleri Bakanlığı.. Bunca ada var, adam gibi tekne yok, iyi mi?."
Efendim, Müslüman devlet. Şeriatla yönetiliyor.. Alkol yok.. Ülkeye sokmaya kalktınız mı ağır cezası var.. Bazı adalar o ünlü otel zincirlerine tahsis edilmiş. Oralarda ve sadece yabancılar içki içebiliyorlar. Yerlilere yasak..
Yerli yaşamı, öyle Havaii, Tahiti, Aloha dansı yapan kızlar falan sakın aklınıza gelmesin. Şeriatla yönetilen Müslüman devleti ya.. Görebildiğin, eğer onların adalarına gidersen, bu otellere gelen turistler.. O zaman Antalya'nın günahı ne?.
Çekim yaptıkları adayı da anlattı, Beyaz.. Hani ekranda cennet gibi görünüyor..
Onlardan başka canlı yok.. Pardon var.. Çekimden yorgun düşüp "Ağaçların gölgesinde bir nefes alalım" dediklerinde baskın yapan sivrisinek sürüsü var. Beyaz, Yaşamdan Dakikalar'da iki harika alaturka söyledi. İki de benim bayıldığım türküsünü.. O talihsiz filmde Hacivat'ın Türküsü bir ara milli marşım olmuştu, dünya şirini sözleriyle..
"on kere demedim mi sana sevme dokuz yar,
sevme dokuz yar,
sekizde sefa yedide vefa
olmaya zinhar, olmaya zinhar.
altı ile beş, dört ile hiç
başa çıkılmaz, başa çıkılmaz,
üçün ikisin terk ede gör ta kala bir yar,
ta kala bir yar..."
Onu söyledi. Finalde de "Hani benim Recebim.." Yemekte "Ağbi onu söyletmeyin" diye yalvardı adeta.. "O senin imza türkün olur mu" dedim.. "O zaman dinleyin" dedi.. Meğer bir öyküsü varmış, Recep'in..
Beyaz Şov'un yeni yeni ünlendiği zamanlar, sabahın sekizinde telefon çalmış.. Yönetmeni "Acele gel" demiş.. Sabahın köründe telefon hayırlı iş için olur mu?.. Fırlamış gitmiş.. Adamın masasında bir DVD.. Üzerinde "Beyazıt Öztürk'e özel" yazıyor.. Almanya'dan yollamışlar..
"Tak" demiş, yönetmen.. Takmış Beyaz.. Başlamış görüntüler.. Almanya'da çekilmiş bir Türk porno filmi.. Adinin bayağısı bir şey. Tek kamera ile bir odanın içinde, sıfır masrafla yapmışlar. Odada bir koltuk. Koltuğun karşısında bir televizyon. Koltukta, zebellah gibi bir herif.. Çirkin mi çirkin. Kapı açılıyor, içeri bir kadın giriyor ki, erkek George Clooney kalır yanında.. Başlıyorlar oral seks yapmaya.. Ayni anda da koltuğun karşısındaki televizyonda Beyaz'ın klibi başlıyor.. O zaman "Recebim" için çekmiş.. Bir ağacın arkasına saklanıp "Hani benim Recebim" derken, kafayı iki yandan çıkarıp durduğu klip..
Ondan ötesini Beyaz'dan dinlemeniz gerek.. Ölürsünüz.. Benim Beyaz gibi anlatmam mümkün değil. Hıncal gibi anlatmam da mümkün değil zaten.. Gazeteyi toplarlar.. Artık yaratıcı gücünüzü kullanıp, o tek kamera ile filmi çeken yönetmenin gerçekten alkışlık dehasıyla yarattığı sahneyi düşünmeye çalışın..
Beyaz'ın hayatında bir kıpkırmızı saat var.. İşte o sabah..
Siz yarın sabaha harika başlayacaksınız, bembeyaz Beyaz'la..



Cevapla