İbrahim Akın'dan Özel Açıklamalar

Bütün Beşiktaşlılar buraya....
Cevapla
Kullanıcı avatarı
beşiktAŞK
Ayrıcalıklı Üye
Ayrıcalıklı Üye
Mesajlar: 844
Kayıt: 25 Kas 2005 [ 11:38 ]

İbrahim Akın'dan Özel Açıklamalar

Mesaj gönderen beşiktAŞK »

Beşiktaş Dergisi’nin 4 Aralık’ta piyasaya çıkacak olan sayısında futbolcumuz İbrahim Akın, takım arkadaşlarının kendisine yönelttiği sorulara cevap verdi ve ortaya keyifli bir söyleşi çıktı.

Kenan Özer: Futbol hayatında hedefin ve amaçların nedir?
İbrahim Akın: Futbol hayatımda öncelikli hedefim Beşiktaş’ta iyi yerlere gelmek. A Milli Takım’a zaten gidiyorum ama her zaman hedef olarak Milli Takım önümde duruyor. Ardından da yurt dışını düşünüyorum. Mesela İspanya Ligi’nde oynamayı çok istiyorum.

Ali Tandoğan: Beşiktaş’ta nasıl bir noktaya gelmek istiyorsun?
İbrahim Akın: Beşiktaş’ta Sergen Yalçın gibi bir isim olmak isterim.

İbrahim Üzülmez: Beşiktaş taraftarı senden çok şey bekliyor. Bu beklentilere en kısa sürede yanıt verebilecek misin?
İbrahim Akın: İbrahim Akın’ı en kısa zamanda göstermek istiyorum.

Murat Şahin: Futbola ilk başladığında sağ ayağını kullanırken, sonradan sol ayağını kullanmaya başlamışsın. Bunun hikayesini ben biliyorum ama bir de bilmeyenler için anlatır mısın?
İbrahim Akın: Evet, gerçekten çok enteresan bir hikayesi var. 10-11 yaşlarımdayken sağ ayağım kırıldı. Ayağımın üç ay alçıda kalması gerekiyordu. Ayağa kalkamıyordum. O sıralar babamla da görüşüyordum ve babam bana bir top almıştı. Evde oturduğum yerde sol ayağımla topla oynuyordum. Üç ay geçip de alçı alındığında, sağ ayağımın üzerine hiç basamadım. Bu nedenle maç yaparken topa sol ayağımla vuruyordum. Sonra ilginçtir, devamlı sol ayağımı kullanmaya başladım. Sağ ayağım hiç işlememeye başladı. Şimdi de arada sırada sağ ayağımla topa vuruyorum ama “sağ ayağını yürümek için kullanıyor” diyorlar. Mesela normal günlük hayatta sağ elimi kullanırım, solak değilimdir.

Serdar Özkan: Seni tanımayanlar relaks bir insan olduğunu düşünüyorlar. Öyle misin?
İbrahim Akın: Ben çok relaks bir insan değilim. Öyle gözüküyorum ama hep içine atan bir insanım. Bu nedenle hep kendime zarar veriyorum. Keşke söylendiği gibi biraz relaks bir insan olabilseydim.

İbrahim Toraman: Neden bu kadar içine kapanık birisin?
İbrahim Akın: Yaşadıklarımdan dolayı böyleyim. İzmir’de değişik yerlerde yetiştim. Bugüne kadar arkadaşlarım hep beni arkamdan vurdular. Söylenen yalanlar da olunca insanlara güvenim çok azaldı. Bu yüzden dışarıya fazla açık bir insan değilim ve fazla sayıda arkadaşım da yok. Zaten genellikle evdeyim.

Mehmet Sedef: Evlilik nasıl gidiyor? Bana da tavsiye eder misin?
İbrahim Akın: Evlilik, benim için çok güzel bir şey. Çok güzel duygular yaşadım ve hala yaşıyorum. Zaten dışarıyı seven bir insan olmadığım için de eşimle çok mutluyum ve çok iyi zaman geçiriyoruz. Eğer, Mehmet sen de istediğin kişiyi bulduysan, hemen evlen.

Serdar Kurtuluş: Evlenmenin hayatındaki olumlu ve olumsuz etkileri neler?
İbrahim Akın: Benim aslında hayatım evlenmeden önce de çok düzenliydi. Fazla dışarıya çıkmamama rağmen benim hakkımda hep “gece hayatı” ile ilgili haberler yazılıyordu. Evlendikten sonra bile, bu tür haberlerin devam etmesi hem çok kötü hem de çok komik. Bir kere bile kimse beni gece hayatında görmemiştir. Bugüne kadar bir tane bile öyle bir fotoğrafım yayınlanmadı. Zaten İstanbul’u çok fazla tanımıyorum. Evlenmeden önce sürekli eşimi görmek için İzmir’e gidiyordum. Bu tür haberleri gazetede okuduğunda eşim çok üzülüyor. Soruna gelince evlilik, zaten düzenli olan yaşamımı daha bir düzenli hale getirdi. İdmandan çıktıktan sonra sadece kendimden sorumlu değilim, eşimin de sorumluluğunu taşıyorum. Eve gidiyorum ve evde artık tek değilim. Her şeyimi kendisiyle paylaşabiliyorum. Hayatımı da fazlasıyla kolaylaştırıyor. Her şeyi beraber yapıp, her yere birlikte gidiyoruz ve şu anda daha çok mutluyum.

Baki Mercimek: Futbol dışında nasıl vakit geçiriyorsun, neler yapmaktan hoşlanıyorsun?İbrahim Akın: Genellikle evde olduğumu söylemiştim ama eşimle sinemaya gitmeyi de çok seviyorum. Murat (Şahin) Abi ve Sinan (Serhatlıoğlu-Tercüman) Abi ile birbirimize çok yakın oturuyoruz. Onlarla okey, scrabble oynuyoruz. Günlerimiz çok güzel geçiyor. Çok boş zamanımız olursa da eşimle İzmir’e gidiyoruz. İkimizin de ailesi orada. Hem onları görüyoruz hem de tatil yapmış oluyoruz.

Ramazan Kurşunlu: Bence Türkiye’nin en yetenekli futbolcularından birisin. Kalbin de çok temiz ve çok iyi bir insansın. Benim oda arkadaşımsın ama ben yalnız kalıyorum. Çünkü sen odada hiç konuşmuyorsun. Ben de sana sürekli telefondan mesaj atıyorum. Hatta sana “ruh” diyorum. Niye böylesin kardeşim?
İbrahim Akın: Senin bende çok büyük emeğin var. İstanbul’a ilk geldiğimde tesisler dışında hiçbir yeri bilmiyordum. Beni havalimanından alıp, tesisi gezdirmiştin. Çekingen olduğum için, evet odada ilk başlarda sesimi hiç çıkarmıyordum. Şimdi biraz alıştım. Değiştim diyebilirim, artık konuşuyoruz değil mi? (gülüyor)

İbrahim Kaş: Üstün yeteneklerini neye borçlusun?
İbrahim Akın: Herhalde Allah vergisi bir yetenek... Tabi babam da futbolcuydu. Biraz da genlerden geliyor...

BU SORULAR DA BİZDEN:

- Takımda 4 İbrahim var. Herhalde birisi İbrahim dediğinde hepiniz dönüp bakıyorsunuzdur.
- Zaten bu yüzden hiç kimse bize İbrahim diye seslenmiyor. Soyadlarımızla hitap ediyorlar. Bana “Akın, diğerlerine “Toraman”, “Kaş” diyorlar. Kaptanımıza da zaten “İbrahim Abi” diyoruz. Bunun için bir sorun yaşamıyoruz.

- Öncelikle herkes senin “Türk Milli Takımı’nı 10 yıl sırtlayacak, çok yetenekli bir oyuncu” olduğunda hemfikir. Ama bir yandan da eleştirelerin ardı arkası kesilmiyor. - Her iki açıdan da söylenenler seni nasıl etkiliyor?
- Yalan haberlere en iyi susarak cevap vermeyi uygun buluyorum. Çünkü gerçekten hepsi yalan... Hiçbirine cevap vermek içimden gelmiyor. Bir de cevap verirseniz, konu daha çok dallanıp, budaklanıyor. Tüm eleştirilere sahada yanıt vermek istiyorum ama dediğim gibi bu sezon fazla şans bulamadım. Bir de insanların bilmediği şeyler var. Ben geçtiğimiz sezon orta kulak iltihabı oldum. Bunun yan etkileri çok uzun süre devam etti. Daha yeni yeni geçiyor. Sahadaki dengesizliğim de, düşmem de bundan kaynaklanıyor. Bunları insanlar bilmediği için, yapılan eleştiriler insanların kafasında farklı sorulara neden oluyor. Bu hastalıktan daha yeni yeni kurtuluyorum.

- Bu kadar eleştiri karşısında kendini motive etmekte zorlanıyor musun?
- Geçtiğimiz sezon çok rahatsız oluyordum. Hatta eşimle evli değildik, o dönemde birçok sorun yaşıyorduk. Ama şimdi onun da varlığı birçok şeyi değiştirdi. Bana her zaman moral veriyor. Oynamasam da oynama isteğimi hiçbir zaman kaybetmiyorum. Zaten oyuna girdikten sonra da elimden gelen her şeyi yapmaya çalışıyorum.

- Peki sence eksik olan ne?
- Orta kulak iltihabını atlattım ama bu sezon yine 2-3 sakatlık geçirdim. Bunlar elbette hocanın kafasında soru işaretleri yaratmıştır. Çünkü tam kapasite ile idman yapamadığım haftalar oldu. Ama iyi gittiğimi düşünüyorum.

- Beşiktaş’a geldiğinden bu yana hayatında geçirdiğin aşamalar neler?
- Beşiktaş’a imzayı atmak ve İstanbul’a gelmek, bana bambaşka bir hayata başlamışım gibi göründü. Düşenleri, çıkanları görüyorsunuz. Elbette bunlardan etkileniyorsunuz ama olumlu yönde etkilenmeye çalıştım. İlk sezon iyi bir performans sergiledim. İkinci sezonda da, hastalıklar ve sakatlıklar beni bırakmadı. “Kendine bakmıyor” dediler ama gelişmelerin bununla alakası yoktu.

- Bundan sonrası için neler söylemek istersin?
- Benim de, Beşiktaş’ın da hedefleri çok büyük. Geçen sene Türkiye Kupası’nı aldık ama bu sezon Lig Şampiyonu olmak istiyoruz. Aslında puan cetvelinde de kötü bir yerde değiliz. 2-3 galibiyetin bizi çok daha iyi yerlere getireceğine inanıyorum. Şu anda konuşmak için daha erken...

- Bu sezon takımda pek fazla forma şansı bulamasan da Beşiktaş taraftarı her zaman seni çok seviyor. Sence bu sevgi nereden kaynaklanıyor?
- Beşiktaş’a ilk geldiğimde gerçekten çok iyi bir performans sergiledim. Genç bir oyuncudan beklenen performanstı bu. Bu da beni sevmelerini sağlamıştı. Ben taraftarlarımızın hakkımda yazılan yalanlara inanmadığını düşünüyorum. Böyle olması da beni pozitif olarak etkiliyor. Ben de beklenen İbrahim Akın’ı göstermek için elimden gelen her şeyi yapıyorum.



Cevapla