Cana'yı da açıklayın, Muslera'yı da.
Cana'yı da açıklayın, Muslera'yı da.
Galatasaray Kulübü, 25 milyon taraftarının da 'doğru, net haber alma' hakkını da gözönüne alarak iletişim kanallarına daha fazla önem vermeli...
TRANSFER AÇIKLAMASI DEĞİL;
DAHA NET, SAĞLIKLI İLETİŞİM...
Galatasaray'da 14 Mayıs'ta yapılan seçimlerden rekor bir oy alarak başkan çıkan Ünal Aysal, sarı-kırmızılı kulüpteki yeniden yapılanmanın temellerini atmaya başladı.
Başkanlık koltuğuna oturmasının ardından 'güçlü' yönetim kurulu listesi ile dikkatleri üzerine çeken Aysal, geride kalan süre zarfında sergilediği 'Galatasaray' duruşu ile de büyük beğeni topladı. Galatasaray'ı tüm yönleriyle Galatasaray'a yakışır ağırlıkta temsil eden Ünal Aysal, verdiği sözleri de bir bir yerine getiriyor.
Her branşta güçlü, aktif bir Galatasaray yaratmak için 'söz' veren Aysal, basketbol ve voleybolda yaptığı başarılı transfer hamleleri ile camiadan alkış topladı. Galatasaray'ın lokomotifi olan futbol takımı için kolları sıvayan ve yapılanmaya ilk etapta Fatih Terim'i takımın başına getirerek başlayan Ünal Aysal, sarı-kırmızılı taraftarların kaybolan heyecanını yeniden aşılamak için 'isabetli' transferlerin yanı sıra flaş transferler gerçekleştirmek için de büyük bir çaba harcıyor...
Başkan Ünal Aysal çalışıyor, Galatasaray ruhu yeniden canlanıyor ve sarı-kırmızılı taraftarlar yeniden yeşil zemin üzerine motive olmaya başlıyor. Ancak sarı-kırmızılı kulüpte 'ciddi anlamda' kurumsal yapıya zarar verecek bazı olumsuz gelişmeler de yaşanmıyor değil. Başkan Ünal Aysal'ın seçim öncesi en büyük projelerinden biri olan 'İLETİŞİM' Galatasaray'a zarar vermeye ve bazı soruları da beraberinde getirmeye başladı.
İLETİŞİM DEĞİL İLETİŞİMSİZLİK...
Galatasaray için transfer sürecinde işlemesi gereken 'iletişim' olgusu 'iletişimsizliği' de beraberinde getirdi aslında. Fatih Terim hakkında yapılmayan sözleşme açıklaması, Forlan, Reyes transfer sürecinde yaşananlar, Ali Dürüst ile Adnan Öztürk arasındaki 'Drogba' çelişkisi ve Albayrak'ın yaptığı; Aysal'ı reddettiği Lauro açıklaması ve son olarak da Lorik Cana'nın Lazio'ya transfer sürecinde yaşananlar 'iletişim' olgusuna sağlam bir sekte vurdu.
Transfer görüşmeleri yapmak için İstanbul'da bırakılan ve Avusturya kampına götürülmeyen Lorik Cana hakkında Galatasaray Kulübü yayın organı resmi sitesinden tek bir açıklama bile yayınlamaması dikkatlerden kaçmıyor. Galatasaray'ın sözleşmeli futbolcusu Lorik Cana'nın Roma havaalanında Lazio atkısı ile poz vermesi ve İtalya basınında Cana - Lazio arasında yapılan anlaşmanın ayrıntıları yer alırken; Galatasaray'ın Arnavut futbolcu hakkında herhangi bir açıklama yapmaması her ne kadar Fernando Muslera'nın transfer sürecine bağlı bir durum olsa da sarı-kırmızılı kulüpte yaşanan iletişim bozukluğuna bir yenisini daha ekledi.
Galatasaray, Fernando Muslera'nın transferini noktaladı ve Lorik Cana'yı da Lazio'ya verdi! Bu net ve bilinen bir gerçek... Çeşitli stratejik hamleler olabilir ya da ekonomik boyutta pazarlıklar halihazırda devam edebilir ancak Galatasaray Kulübü, 25 milyon taraftarının da 'doğru, net haber alma' hakkını da gözönüne alarak iletişim kanallarına daha fazla önem vermeli, amatör bir yapıdan başkan Aysal'ın da hayali olan profesyonel bir iletişim yapısına kavuşmalıdır. Galatasaray için sağlıklı ve etkin bir iletişim artık bir ihtiyaç değil, zorunluluktur!
TRANSFER AÇIKLAMASI DEĞİL;
DAHA NET, SAĞLIKLI İLETİŞİM...
Galatasaray'da 14 Mayıs'ta yapılan seçimlerden rekor bir oy alarak başkan çıkan Ünal Aysal, sarı-kırmızılı kulüpteki yeniden yapılanmanın temellerini atmaya başladı.
Başkanlık koltuğuna oturmasının ardından 'güçlü' yönetim kurulu listesi ile dikkatleri üzerine çeken Aysal, geride kalan süre zarfında sergilediği 'Galatasaray' duruşu ile de büyük beğeni topladı. Galatasaray'ı tüm yönleriyle Galatasaray'a yakışır ağırlıkta temsil eden Ünal Aysal, verdiği sözleri de bir bir yerine getiriyor.
Her branşta güçlü, aktif bir Galatasaray yaratmak için 'söz' veren Aysal, basketbol ve voleybolda yaptığı başarılı transfer hamleleri ile camiadan alkış topladı. Galatasaray'ın lokomotifi olan futbol takımı için kolları sıvayan ve yapılanmaya ilk etapta Fatih Terim'i takımın başına getirerek başlayan Ünal Aysal, sarı-kırmızılı taraftarların kaybolan heyecanını yeniden aşılamak için 'isabetli' transferlerin yanı sıra flaş transferler gerçekleştirmek için de büyük bir çaba harcıyor...
Başkan Ünal Aysal çalışıyor, Galatasaray ruhu yeniden canlanıyor ve sarı-kırmızılı taraftarlar yeniden yeşil zemin üzerine motive olmaya başlıyor. Ancak sarı-kırmızılı kulüpte 'ciddi anlamda' kurumsal yapıya zarar verecek bazı olumsuz gelişmeler de yaşanmıyor değil. Başkan Ünal Aysal'ın seçim öncesi en büyük projelerinden biri olan 'İLETİŞİM' Galatasaray'a zarar vermeye ve bazı soruları da beraberinde getirmeye başladı.
İLETİŞİM DEĞİL İLETİŞİMSİZLİK...
Galatasaray için transfer sürecinde işlemesi gereken 'iletişim' olgusu 'iletişimsizliği' de beraberinde getirdi aslında. Fatih Terim hakkında yapılmayan sözleşme açıklaması, Forlan, Reyes transfer sürecinde yaşananlar, Ali Dürüst ile Adnan Öztürk arasındaki 'Drogba' çelişkisi ve Albayrak'ın yaptığı; Aysal'ı reddettiği Lauro açıklaması ve son olarak da Lorik Cana'nın Lazio'ya transfer sürecinde yaşananlar 'iletişim' olgusuna sağlam bir sekte vurdu.
Transfer görüşmeleri yapmak için İstanbul'da bırakılan ve Avusturya kampına götürülmeyen Lorik Cana hakkında Galatasaray Kulübü yayın organı resmi sitesinden tek bir açıklama bile yayınlamaması dikkatlerden kaçmıyor. Galatasaray'ın sözleşmeli futbolcusu Lorik Cana'nın Roma havaalanında Lazio atkısı ile poz vermesi ve İtalya basınında Cana - Lazio arasında yapılan anlaşmanın ayrıntıları yer alırken; Galatasaray'ın Arnavut futbolcu hakkında herhangi bir açıklama yapmaması her ne kadar Fernando Muslera'nın transfer sürecine bağlı bir durum olsa da sarı-kırmızılı kulüpte yaşanan iletişim bozukluğuna bir yenisini daha ekledi.
Galatasaray, Fernando Muslera'nın transferini noktaladı ve Lorik Cana'yı da Lazio'ya verdi! Bu net ve bilinen bir gerçek... Çeşitli stratejik hamleler olabilir ya da ekonomik boyutta pazarlıklar halihazırda devam edebilir ancak Galatasaray Kulübü, 25 milyon taraftarının da 'doğru, net haber alma' hakkını da gözönüne alarak iletişim kanallarına daha fazla önem vermeli, amatör bir yapıdan başkan Aysal'ın da hayali olan profesyonel bir iletişim yapısına kavuşmalıdır. Galatasaray için sağlıklı ve etkin bir iletişim artık bir ihtiyaç değil, zorunluluktur!