Fıkra Yağmuru Başlasın :D
Fıkra Yağmuru Başlasın :D
Başbakan
Fransa başbakanı iş gezisi için Türkiye’ dedir. Bazı kurumlara ziyaretlerde bulunurken yolu Bakırköy ruh ve sinir hastalıkları hastahanesine düşer. Orada incelemelerde bulunurken akıl hastalarından birisiyle diyalog kurmaya çalışır ama bir türlü başaramaz. Hasta başbakanı sürekli terslemektedir. Fransa başbakanı dayanamaz ve :
- Sen benim kim olduğumu biliyormusun? Ben Fransa başkanıyım. Benimle böyle konuşamazsın!!! der. Akıl hastasının cevabı çok basittir :
- İlk zamanlar ben de kendimi senin gibi başbakan zannediyordum der
Fıkra gibi ama gerçek :D
Tarih : 1960 lı yıllarda bir gün.
Yer : Elazığ ruh ve sinir hastalıkları hastahanesi.
Olay : Nasıl olduysa 423 hasta, hastaneden kaçar ve Elazığ sokaklarına dağılır. Dönemin başhekimine danışırlar. Doktor bey ne yapalım? derler. Doktor, bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin der. Doktor önde, arkada 4-5 personel çıkarlar sokağa. Düüüüt, düüüttt diyerek trencilik oynayarak Elazığı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girerek vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde ise sayı 600 ü çoktan geçmiştir
:nanik2: :nanik2: :nanik2: :nanik2: :nanik2:
Bildiğimiz Deli İşte :D
Delinin biri bir gün doktoruna gider ve iyileştiğini söyleyerek serbest bıraklımasını ister. Bunun üzerine doktor:
-Sana bir soru sorucağım doğru bilirsen burdan çıkarsın. Deli:
-Peki anlaştık sor sorunu. Doktor:
-Sen 10 katlı bir binanın tepesine çıksan bende aşağıda bir bardak su tutsam.Şimdi aşağıya atlar mısın atlamaz mısın? Deli:
-Niye atlayım ben delimiyim der? Doktor içinden adamın gerçekten iyileştiğini düşünür ve neden diye sorar. Deli:
-Ya bardağı çekersen
Kedi
Akıl hastanesinden kaçan iki deli, karşıdan gelen bekçiyi görünce,
iri gövdeli bir çınarın arkasına saklandılar.
Bekçi, onların ayak seslerini işitmişti. Sordu; “Kim o?”
İçlerinden biri kedi gibi miyavladı.
Bu başarılı miyavlamadan sonra bekçi yürüyüp gidiyordu ki
delilerin ayakları altındaki yapraklar hışırdadı.
Bekçi geri dönüp yine seslendi: “Kim var orada?”
İkinci deli cevap verdi; ” Bir kedi daha.”
Dolu Olan Otobüs
Tımarhanede delilere test yapıyorlarmış. Duvara büyük bi otobüs çizmişler delilere de “buyrun binin otobüs kalkıyo” demişler. Delilerin hepsi akın etmiş otobüse binicem diyen duvara çarpıp düşmüş. En son bi deli kalmış onda bi hareketlilik yokmuş doktorla akıllandığını düşünerek sormuş:
“sen niye binmiyosn” diye. Deli:
“Otobüs doldu da o yüzden
Tipik Kayserili :D
Kayserili’nin eşi ölmüş, Gazeteye gitmiş..
En ucuzundan standart bir ilan verme…k istemiş
Önüne konan kağıda istediği ilanı yazmış:
“Ayşe’yi kaybettim.Üzgünüm”
İlan görevlisi ilanı görünce uyarmış,
“İsterseniz 6 kelimeye kadar uzatabilirsiniz
Üç kelime daha hakkınız var”
Kayserili “Aynı paraya mı?” demiş..
Görevli “Evet aynı paraya” diyince
Kayserili üç kelime daha eklemiş:
“Satılık Toyota var” ..
Saat
Dursun, saatlerin geri alınacağını duyunca, evdeki saatleri toplayıp Saatçi Temel’e gider:
- Ula Temel, saatler geri alınacakmış. Biz de evdeki saatleri senden satın aldığımız için sana getirdik. Bunları geri alacaksun da.
Temel kendinden emin bir şekilde:
- Öyle yağma yok. Ben de duydum ama, sadece 1 saat geri alınacakmış. 1 tanesini alırım, diğerlerini almam.
Fransa başbakanı iş gezisi için Türkiye’ dedir. Bazı kurumlara ziyaretlerde bulunurken yolu Bakırköy ruh ve sinir hastalıkları hastahanesine düşer. Orada incelemelerde bulunurken akıl hastalarından birisiyle diyalog kurmaya çalışır ama bir türlü başaramaz. Hasta başbakanı sürekli terslemektedir. Fransa başbakanı dayanamaz ve :
- Sen benim kim olduğumu biliyormusun? Ben Fransa başkanıyım. Benimle böyle konuşamazsın!!! der. Akıl hastasının cevabı çok basittir :
- İlk zamanlar ben de kendimi senin gibi başbakan zannediyordum der
Fıkra gibi ama gerçek :D
Tarih : 1960 lı yıllarda bir gün.
Yer : Elazığ ruh ve sinir hastalıkları hastahanesi.
Olay : Nasıl olduysa 423 hasta, hastaneden kaçar ve Elazığ sokaklarına dağılır. Dönemin başhekimine danışırlar. Doktor bey ne yapalım? derler. Doktor, bana bir düdük verin ve arkama yapışarak gelin der. Doktor önde, arkada 4-5 personel çıkarlar sokağa. Düüüüt, düüüttt diyerek trencilik oynayarak Elazığı dolaşırlar. Bütün deliler bu kuyruğa girerek vagon olurlar. Hastaneye geldiklerinde ise sayı 600 ü çoktan geçmiştir
:nanik2: :nanik2: :nanik2: :nanik2: :nanik2:
Bildiğimiz Deli İşte :D
Delinin biri bir gün doktoruna gider ve iyileştiğini söyleyerek serbest bıraklımasını ister. Bunun üzerine doktor:
-Sana bir soru sorucağım doğru bilirsen burdan çıkarsın. Deli:
-Peki anlaştık sor sorunu. Doktor:
-Sen 10 katlı bir binanın tepesine çıksan bende aşağıda bir bardak su tutsam.Şimdi aşağıya atlar mısın atlamaz mısın? Deli:
-Niye atlayım ben delimiyim der? Doktor içinden adamın gerçekten iyileştiğini düşünür ve neden diye sorar. Deli:
-Ya bardağı çekersen
Kedi
Akıl hastanesinden kaçan iki deli, karşıdan gelen bekçiyi görünce,
iri gövdeli bir çınarın arkasına saklandılar.
Bekçi, onların ayak seslerini işitmişti. Sordu; “Kim o?”
İçlerinden biri kedi gibi miyavladı.
Bu başarılı miyavlamadan sonra bekçi yürüyüp gidiyordu ki
delilerin ayakları altındaki yapraklar hışırdadı.
Bekçi geri dönüp yine seslendi: “Kim var orada?”
İkinci deli cevap verdi; ” Bir kedi daha.”
Dolu Olan Otobüs
Tımarhanede delilere test yapıyorlarmış. Duvara büyük bi otobüs çizmişler delilere de “buyrun binin otobüs kalkıyo” demişler. Delilerin hepsi akın etmiş otobüse binicem diyen duvara çarpıp düşmüş. En son bi deli kalmış onda bi hareketlilik yokmuş doktorla akıllandığını düşünerek sormuş:
“sen niye binmiyosn” diye. Deli:
“Otobüs doldu da o yüzden
Tipik Kayserili :D
Kayserili’nin eşi ölmüş, Gazeteye gitmiş..
En ucuzundan standart bir ilan verme…k istemiş
Önüne konan kağıda istediği ilanı yazmış:
“Ayşe’yi kaybettim.Üzgünüm”
İlan görevlisi ilanı görünce uyarmış,
“İsterseniz 6 kelimeye kadar uzatabilirsiniz
Üç kelime daha hakkınız var”
Kayserili “Aynı paraya mı?” demiş..
Görevli “Evet aynı paraya” diyince
Kayserili üç kelime daha eklemiş:
“Satılık Toyota var” ..
Saat
Dursun, saatlerin geri alınacağını duyunca, evdeki saatleri toplayıp Saatçi Temel’e gider:
- Ula Temel, saatler geri alınacakmış. Biz de evdeki saatleri senden satın aldığımız için sana getirdik. Bunları geri alacaksun da.
Temel kendinden emin bir şekilde:
- Öyle yağma yok. Ben de duydum ama, sadece 1 saat geri alınacakmış. 1 tanesini alırım, diğerlerini almam.
- forumkurnaz
- Acemi Üye
- Mesajlar: 7
- Kayıt: 27 May 2012 [ 11:23 ]
Fıkra Yağmuru Başlasın :D
saol hocam
Fıkra Yağmuru Başlasın :D
teşekkürler
Fıkra Yağmuru Başlasın :D
:haha: :haha: :haha: :haha: :haha: :haha: :haha: :haha: :haha: :haha: :haha: :haha: :haha: :haha: :haha: :haha: