fıkr@lar 02

Fıkraları paylaşma yeri...
Cevapla
Kullanıcı avatarı
En[G]in
Fanatik Üye
Fanatik Üye
Mesajlar: 1740
Kayıt: 19 May 2018 [ 23:12 ]

fıkr@lar 02

Mesaj gönderen En[G]in »

TED AMCA
Amerikada bir ilkokulda ögretmen çocuklara evde ders alınabilecek bir hikaye yaratmalarini, ertesi gün sinifta okuyacaklarini söylemis. Ertesi gün çocuklar hikayelerini anlatmaya baslamis. ilk sirada küçük Suzi varmis. Baslamis anlatmaya: Bizim çiftligimiz var. Bir gün babamla yumurtalari topladik, bir sepete koyduk. Arabayla giderken bir tümsekten geçtik, sepet devrildi ve yumurtalarin hepsi kirildi. Güzeel. Peki bu hikayeden alinacak ders nedir? Bütün yumurtalari ayni sepete koyma. Aferim çok güzel. Lily sira sende. Küçük Lily tahtaya kalkmis ve anlatmaya baslamis: Bizim de bir çiftligimiz var. Babam yumurtalardan civciv çikmasi için onlari kuluçka makinesine koyar geçen hafta 12 yumurta koydu. 12 civcivi olacagini saniyordu, ama sadece 8'inden civciv çikti. Eveeet. Peki burdan alinacak ders nedir? Yumurtadan çikmamis tavuklari sayma Aferim bu da çok güzel. Billy, sira sende Küçük Billy tahtaya kalkmis ve anlatmaya baslamis: Amcam Ted Vietnam Savasina katilmisti. Bir gün helikopterle bir göreve giderken helikopter vurulmus. Ted Amcam helikopter düsmeden elinde bir makinali tüfek, bir kasatura ve bir sise bira ile atlamayi basarmis. Parasütüyle yere inerken yolda birayi içip bitirmis. Inince mermisi bitene kadar makinali tüfegiyle 70 kisiyi haklamis. Sonra kasatura kirilana dek onunla 20 kisiyi halletmis. Sonra da son 10 kisiyi de silahsiz bitirmis. Böyle korkunç bir hikayeden alinacak ne ders olabilir? Içerken Ted Amcama bulasmayin...
-
CANIM SEVGİLİM
Sauna'ya giden bir grup genc erkek, soguk havuzda dinlenirlerken bir cep telefonu calar. Bir adam telefonu acar. Ortam cok gurultuludur; telefonun obur ucundaki kadin sesini zorlukla duyar. Sevgilim. Meltem'le disardayim. Biraz once cok guzel bir kurk gordum. 400 milyon liracik. Senin kredi kartindan alabilir miyim? N'oooolur, alabilir miyiiiiimmmm? Tabi canim. Al. Ah sevgilimmmm! Cok sekersin. Biseycik daha var ama kizmayacaksin, degil mi? Hayir, kizmam...Buraya gelmeden once Akmerkez'deydik. De Beers'de bir tane tek tas pirlanta yuzuk gordum. Cok guzeldi sevgilim. Butun arkadaslarimda var. Senin kredili kart hesabindan alabilir miyim? 650 milyon liracik. Gelecek ay ikramiye alacaksin. O zaman odersin. N'ooooluuurrrr. Alabilirmiyim?" Peki, al canim. Sevgilim benim. Bi tanem. Cok sekersin. Bu aksam sana harika bir gece yasatacagim. Caniiiim, bi sey daha var. Ama kizarsin diye korkuyorum... Kizmam, soyle bakiyim. Son kazadan sonra arabamdan iyice sogudum. Galeride bi tane Peugeot 206 gordum sevgilim. Cok guzeldiiii... 9 milyara birakacak. Senin adina bankadan bi kredi actirsak diyorum sevgilim. Nuran'in kardesi bankada sube muduru... Kefil-belge-imza falan istemiyor, sen tamam dersen hemen yapicak islemleri. N'ooolurrrr sevgilim, seni cok seviyorum....Peki, peki. Tamam. Olur. Al bakalim.Tatli sevgilim benim. Canim sevgilim. Seni coook seviyorum. Hadi by, aksama gorusuruz.Genc adam telefonu kapatir ve arkadaslarina sorar: Bu telefon kimindi yahu?...
-
TETANOS
Seksenlik koca, evden çıkmak üzere paltosunu giyerken onu gören yaşlı karısı seslenir: Bu saatte nereye gidiyorsun? Doktora gidiyorum Ne oldu? yine neren agrıyor? Yaşlı adam sırıtır: Yok hanım yok, doktora söylicem bana bi VIAGRA yazsın Bunu duyan kadın ayaga kalkar ve o da sokaga çıkmak için hazırlanmaya başlar. Ihtiyar şaşırır: Eee hanım, sen nereye? Doktora gidiyorum der ve adamın şaşkın bakışları altında devam eder: Eger o eski, paslı şeyi benim üzerimde kullanacaksan ben de tetanos ignesi yaptırayım bari..!
-
MUTLULUK
Büyük bir kedi, kuyruguyla oynayan küçük bir kediye sormus: "Neden kuyrugunu kovaliyorsun?" Yavru kedi yanit vermis: "Bir kedi için en güzel seyin mutluluk, mutlulugun da kuyrugum oldugunu ögrendim. Bu nedenle onu kovaliyorum, yakaladigimda mutluluga kavusacagim. "Bunun üzerine yasli kedi söyle demis: "Gencken ben de mutlulugun kuyrugum olduguna karar vermistim. Ama sunu farkettim; ne zaman onu kovalasam benden uzaklasiyor, ne zaman kendi isime baksam hep pesimden geliyor."
-


PERFORMANS
Adamin biri, seks hayatindaki sorununa çare bulmak için doktora gider ve sikayetlerini anlatir: Doktor bey, bana bir seyler oluyor. Sevisirken bir sicak basiyor, terliyorum, bir soguk basiyor, üsüyorum. Yapilan tahlillerde hiçbir sey çikmamasi üzerine, doktor kütüphanesindeki tüm tip kitaplarina bakar ve benzer bir olguya rastlayamaz. Adama hitaben: Beyefendi, bir de esinizi çagirip onunla konusalim...Ertesi gün, adamin esi gelince doktor durumu kadina anlatir: Sevisirken esiniz bir terliyormus, bir üsüyormus. Kadin: Aman körolasica herif, bir Agustosta sevisir, bir de Ocakta!!!
-
BEKARET KEMERİ
Sovalyelerin gozupek oldugu eski zamanlarda bu sovalyelerden biri Hacli Seferlerine cikmaya karar verir. Yola cikmadan once kahyayi yanina cagirir: Hacli Seferlerine katilacagim. Karimin bekaret kemerini sana veriyorum. Sana guveniyorum. 10 yil icinde donmezsem anahtari kullanabilirsin. Sovalye bastan asagi donanir, tozlu yollara revan olmadan once donup son bir kez satosuna bakar. Birden kahyanin, bagirarak nefes nefese satodan disari kostugunu gorur: Durun! Durun! Majesteleri. Oh, iyi ki size yetisebildim. Yanlis anahtar vermissiniz.
-
İNTİKAM
Bir Yüzbaşı ile emir eri bir trende yolculuk ediyorlar. Aynı kompartmanda çok alımlı bir kız ile annesi de var. Başka kimse yok. Bu iki grup birbirlerini tanımasa da yolculuk sırasında tanışırız diye çok yakın oturmuşlar. Derken tren bir tünele giriyor, ortalık kararıyor. Bir öpücük sesi ve ardından -şırraaak- diye çok şiddetli bir toktat sesi duyuluyor. Tren tünelden çıkıyor. Ortalık aydınlanınca herkes şaşkın şaşkın ne oldu diye birbirine bakıyor. Genç kız düşünüyor; (Salaklar benim yerime annemi öperlerse, işte böyle annemden şamarı yerler..) Kızın annesi düşünüyor; (Aferin benim kızıma, askerlerden biri kızımı öptü ama, tokatıda hemen yedi..) Yuzbaşı düşünüyor; (Ulan bizdeki şansa bak, bizim asker kızı öptü, tokadı ben yedim..) Ve Asker kıs kıs gülüyor; (Komutanım'dan intikamımı nasılda aldım Havaya bir öpücük yüzbaşıya bir tokat!!)
-
YARDIM
Temel bir gün dağda giderken ayağı kayar ve uçuruma düşer. Başlar bağırmaya: "Kimse yok miduur? Kimse yokmiduur?" Böyle bağırırken gece olur. Tanrı bakar kulu çok acı bağırıyor, kendi kendine: "Şu kulum düzelirim desin kurtaracağımm yahu." Neyse gökten bir ses, Temel'e: "Ben tanrıyım, sen kulum! Ömrün boyunca içki içtin, kumar oynadın, zamparalık yaptın, bunları bırakacağına bana yemin et seni kurtaracağım" der Temel düşünür ve başlar: "Başka biri yok miduur? Başka biri yokmiduur?"
-
GEÇEN SENE
Genç is adami uçaga binmek üzere havaalanina gelir ve bilet kontrolü yapilan masaya giderek, elindeki valizleri teslim eder. Görevli; "Biletinizi alabilir miyim?" Adam biletini verir ve ekler; "Biletimden göreceginiz gibi New York'a gidiyorum. Ancak, verdigim yesil valizin Londra'ya, mavi olanin da Paris'e gitmesini istiyorum". Görevli kiz saskinlikla; "Özür dilerim, ancak bunu yapmam mümkün degil". Bunun üzerine genç adam; "Bunu duyduguma çok sevindim. Geçen sene yapmistiniz da!
-
REFERANS BOL
Arkadaslari isadamini evlendirmek istiyorlar. Sonunda uygun bir hanim bulunuyor ve isadamina haber veriliyor. "Ben isadamiyim", diyor adam, "Numune görmeden böyle bir ise karar veremem." Genc kadina durumu iletiyorlar: "Ben de is kadiniyim", diyor hos hanim, "Numune veremem ama istedigi kadar referans gösterebilirim "
-
KÖTÜ BIR HABER VERMENIN EN AKILLICA YOLU NEDIR?...
Istanbul'da üniversitede okuyan genç kiz Ankara'daki babasina telefon etmis: "Baba, meraba. Ben Lale...." "Ooooo. Güzel kizim benim. N'abersin bakalim?..." "Hiç sorma babacigim. Hiç keyfim yok valla..." "Hayirdir? Bi sorun mu var?...Kiz aglamaya baslar; babasi ise üzüntü ve meraktan kafayi yemektedir: "N'ooldu kizim? Anlatsana..." "Murat evi terketti. Bosanmak istiyormus..." "Ne evi lan? Ne bosanmasi? Sen ne zaman evlendin de bosaniyorsun?..." "Hani senin hiç hoslanmadigin esrarkes çocuk vardi ya. Ben onunla evlendim." "Iyi halt ettin, zilli. Neyse, artik yapacak bi sey yok. Versin mahkemeye, hemen bosanin..." "Bosanalim ama benden 10 milyar istiyor. Eger vermezsem, iyi zamanlarimizda çektigi çiplak fotograflarimi Internetten herkese yollayacakmis...." "Püüh. Rezil... Çiplak fotograf çektirdin, öyle mi?" "Ama babacigim. O benim kocamdi. Ne biliyim böyle bir pustluk yapacagini." "Peki. Olan olmus artik. Yarin havale ederim parayi...Ögleden sonra Bankaya gidip çekersin; sonra da alip yakarsin o kahrolasi fotograflari..." "Sagol baba. Eeee. Sey...Bi de kürtaj için 2 milyara ihtiyacim var..." Adam artik iyice fenalasir. Boguk bir sesle konusur: "Kürtaj mi? Bi de hamile mi kaldin o çocuktan sen?..." "Aslinda ondan degil... Zenci bi çocuk vardi...Zaten o yüzden ayriliyoruz ya...." Adam bayilmak üzeredir. Nabzi yükselir, tansiyonu düser, artik inleyerek konusmaktadir: " Biz seni oraya okumaya yollamistik. Sen ne haltlar çevirmissin. Allahim. Nedir bu basimiza gelenler...Okulu bititir bitirmez Ankara'ya dönüyorsun, yoksa kirarim bacaklarini..." "Istersen hemen dönebilirim babacigim. Ben geçen yil okuldan atildim çünkü..." Adam masanin üzerindeki soguk su dolu sürahiyi basindan asagiya devirir ve ancak bu sekilde konusmasini sürdürebilir: "Okuldan mi atildin? Hani birlikte avukatlik yapacaktik, zilli?...Eh ulan? Sen hele bi gel buraya. Ben sana yapacagimi bilirim. Evden disariya adim attirmiycam sana. Ilk isteyenle de evlendiricem...." "O is zor be baba. Biliyorsun, moda oldu, artik evlenmeden önce esler birbirlerinden saglik raporu istiyorlar... Pek iyi bi rapor sunacagimi zannetmiyorum ben..." "Allahim, çildiracagim... Bir de cinsel hastaliklar haaa.....Kesin o zencidendir..." "Çok pis arkadaslari vardi. Bilmem artik hangisinden kapmisimdir..." Güm diye bir ses duyulur. Adam kisa bir süre için kendinden geçmistir; ancak hemen kendisini toparlayip tekrar telefonu alir. "Hemen bu aksam dayini yolluyorum oraya. Seni alip gelecek. Adresini ver bakiyim..." " Mahmutpasa Karakolu'ndayim... Gelirken kefalet için de biraz para getirsin yaninda..." "Karakol mu?...Bi de karakola mi düstün layyynnn? Ne yaptin?...." "Dün kafam çok bozuktu, çok içmisim. Araba kiralayip dolasmaya çiktim. O kafayla Arnavutköy'de kokoreççi dükkanina girdim. Ama neyse ki kimse ölmedi. Dükkan sahibiyle kiralik araba firmasina biraz para vermek gerekir sanirim..." Adam artik iyice fenalasmistir. Hatta fenalasmak ne kelime; adeta kahrolmustur. Telefonda kisa bir sessizlik olur. Kiz tekrar konusmaya baslar: "Babacigim. Sakin üzülme. Bütün bunlar bir sakaydi. Ben sadece sinifta kaldigimi söylemek için aramistim..." Bunun üzerine adam sevinçle ve mutlulukla haykirir: "Canin sagolsun be güzelim, bosveeerrr. Okul da neymis? Hiç mühim degil, tatli canin sagolsun senin...."
-
AFRIKA
Bir adam ucagiyla Afrika'nin uzerinde gezerken birden ucagi arizalanir ve ormanlik bir alana duser. Adam ne yapayim ne yapayim diye dusunurken birden bir Afrika kabilesinin ona dogru yaklastigini gorur. Adam icinden "Iste simdi boku yedik" der. O anda dusuncesinde Nur yuzlu dedenin sesini duyar. Hayir evladim boku yemedin. Peki ne yapmam gerek. Suradaki mizragi goruyor musun? Evet. Al onu ondeki renkli giysili adamin tam kalbine batir. Adam mizragi alir ve adamin tam kalbine batirir. Evladim iste simdi boku yedin.

NASIL DÜNYAYA GELDIM?
Ali babasina sormus: Baba ben nasil dünyaya geldim? Gece annenle yatmaya gittigimizde yatagin çevresine seker koyduk. Sabah kalktigimizda sen gelmistin. Bu fikir Ali'nin ilgisini çekmis ve denemeye karar vermis. Yatarken yataginin çevresine seker koymus. Sabah bütün karinca, böcekler, vs yatagin çevresindeymis. Ali: Ulan demis, simdi size elimin tersiyle bir korum. Ama baba yüregi iste!

NE GİYERSEN GİY!
Adamı, vergi dairesine çağırmışlar.. Yanında bütün defterlerini ve hesaplarını da getirmesini istemişler.. Adam korku içinde, mali danışmanına gitmiş.. Sormuş: Vergi dairesine giderken nasıl giyineyim?. Ne tür bir izlenim bırakırsam, bana daha az vergi cezası keserler? Mali danışman öğüt vermiş: En eski elbiselerini giy.. Yoksul, muhtaç bir görüntü ver ki, sana az ceza kessinler.. Adam güvenemeyip, bir de avukatına danışmış.. Avukat, mali müşavirin tam tersi bir öğüt vermiş: En yeni, en pahalı elbiseni giy.. Güvenli, kendinden emin bir görüntü ver ki, az ceza kessinler vergiciler.. Adamı bu öğütler tatmin etmemiş.. Aklına güvendiği, filozof bir arkadaşına aynı soruyu sormuş.. Bu akıllı arkadaş bir hikaye anlatmış.. Şöyle demiş: Bir gelin, zifaf gecesi ne giymesi gerektiğini bir arkadaşına sorar.. O da, gırtlağa kadar kapalı, koyu renk bir gecelik giymesini tavsiye eder.. Bir başka arkadaşı ise, dekolte, şeffaf bir gecelik giymesini söyler.. Vergi dairesine giderken ne tür bir elbise giymesi için arkadaşından öğüt bekleyen adam, bu hikayeyi dinledikten sonra, sorar: Zifaf gecesi ne giyeceğini bilemeyen gelinle, vergi dairesine giderken ne giyileceğini soran benim aramda ne gibi bir ortak yan var ki? Adamın akıllı arkadaşı gülerek, izah eder: Ne giyersen giy, başına gelecek şey aynıdır..

4 MÜHENDİSLER
Bir makine mühendisi, bir elektrik mühendisi ve bir de bilgisayar mühendisi binmişler bir arabaya gidiyolar. Yolun yarısına geldiklerinde araba bozuluyor ve makine mühendisi 'ben hallederim' deyip yatıyor arabanın altına, bi kaç yere çekiç vuruyo, vida sıkıyo falan, biniyorlar arabaya, hala bozuk. Bu sefer elektrik mühendisi hemen atlıyo, 'bana bırakın' diye. Kabloları kontrol ediyo, elektrik aksamına bakıyo, biniyolar arabaya ama tık yok gene. Makina ve elektrik mühendisi bilgisayar mühendisine dönüyorlar. sıranın kendisine geldiğini anlayan bilgisayar mühendisi: -eee..şey...arabadan çıkıp bi daha girsek? Bu sırada elemanlarla ilgili gözlemlerini sürdüren endüstri mühendisi, etüd çalışmaları sonucunda her üç elemanın da verimsiz çalıştığına kanaat getirerek üçünü de arabadan indirir ve direksiyona geçerek diğerlerine arabayı ittirir.
-
OĞLUM BENİM
Genç bir adam süpermarkette dolaşırken yaşlı bir kadının kendisini izlediğini fark eder. Fazla umursamadan alışverişine devam eder. Bir şeyler alır ve kasaya gelir. Bu sırada yaşlı kadın adama: "Size bakmamdan rahatsız oldunuz ama yeni ölen oğluma çok benziyorsunuz bu yüzden size bakıyorum" der. Bunun üzerine adam üzülerek: "Oğlunuzu kaybetmenize çok üzüldüm. Yapabileceğim bir şey varsa çekinmeyin söyleyin." Der Yaşlı kadında "Marketten çıkarken bana güle güle anne derseniz bu beni çok mutlu eder." Ve kadın marketten çıkar. Adam da ona "Güle güle anne" diyerek veda eder. Kasadaki tezgahtar alışverişinin 100 milyon tuttuğunu söyler. Adam şaşırır ve "Ama nasıl olur ben sadece bir kaç ufak şey aldım." diye çıkışır. Bunun üzerine tezgahtar kız "Anneniz onun aldıklarını da sizin ödeyeceğini söyledi."

3 ARKADAŞ
Adanali Cemal, Kayserili Kemal ve Temel bu uc arkadas Bogaz Koprusunde tamir yapiyorlarmis ve karilarida bunlara yemeleri icin bir seyler hazirliyormus. Ama hep ayni seyler. Kayserili yemek torbasini aciyor pastirmali ekmek. Adanali aciyor kofte ekmek. Temel aciyor ekmek arasi hamsi. Bu hep boyle devam ediyormus. Neyse gunlerden birgun bunlarin canina tak etmis ve demisler yine ayni seyleri hazirladilarsa kendimizi kopruden atalim. Adanali bakmis ekmege kofteli hop assaga atlamis, Kayserilininki de pastirmali,oda atlamis asagi. Temel bakmis hamsili, o da dayanamamis ve atlamis.Bunlarin evlerinde de agit yakiliyormus. Adanalinin karisi: Vah zavalli kocacigim kofte ekmegi ne cok severdi hep kendi ellerimle hazirlardim. Kayserili Vah zavalli kocacigim pastirmali ekmegi ne cok severdi hep kendi ellerimle hazirlardim Karadenizli ise Vah zavalli kocacigim hamsi + ekmegi ne cok severdi her sabah kalkip kendi hazirlardi..

KARISIKLIK
Temel oksurukten Dursun da kabizliktan sikayetcidir. Beraber doktora giderler. Doktor Temel'e oksuruk surubu Dursun'a da mushil verir. Bunlar ilaclari karistirirlar. Bir hafta sonra doktor Temel'e: Nasil oldu? Hala oksuruyor musun? oksurmeye cesaret bile edemiyorum doktor bey.
-
NEDEN
Genc deve annesine sormus , anne niye bizim ayaklarimiz bu kadar büyük? Anne cevap vermis , çölde kuma batmamak için.. Genç deve tekrar sormus , peki kipiklerimiz niye bu kadar gür. Anne tekrar cevap vermis , çölde kum firtinalarinda kum kaçmasin diye. Meraki yatismamis olan genç deve bir soru daha sormus, bizim niye hörgüçlerimiz var. Anne deve sabirla yanitlamis , çölde çok uzun süre susuz idare edebilme için suyu hörgüçlerimizde depolariz. Sonunda dayanamayan genç deve sormus , Peki biz Ankara Devlet Hayvanat Bahçesinde ne bok yiyoruz???
-

HOMOSEKSÜELLİK
Temel 20 senedir Almanya'da yasiyormus. Bir gun gocmen burosuna gidip Almanya'dan kesin donus yapacagini soylemis. Gocmen burosundaki Almanlar Temel'i taniyorlar, seviyorlar. Sormuslar; "Niye donuyorsun" diye. Temel "homoseksueller yuzunden" demis. Burodakiler sasirmis ; "Seni rahatsiz filan ediyorlarsa hemen bir sikayette bulun, geregini yapariz. Buradan bu yuzden ayrilmana degmez demisler" Temel ; "Beni rahatsiz etmiyorlar" demis. Burodakiler yine sasirmis ; "Peki neden gidiyorsun?" Temel cevaplamis : "Burada 20 yil once homoseksuellik yasakti, 10 yil once serbest oldu, 5 yil oncede evlenmelerine izin cikti. Homoseksuellik MECBUR olmadan donmek istiyorum."
-
BULMACA
Temel uçağa binerken merdivende bir bakmış önünde Sharon Stone haltetmiş bir dilber..Muhteşem de bir mini..Temel içini çekerken bir bakmış, yeri dilberin tam yanı..Oturmuşlar.. Uçak havalanmış. Dilber çantasına uzanmış. İçinden bir bulmaca dergisi, bir kurşun kalem çıkarmış. Başlamış çapraz bulmacayı çözmeye..Temel heveslenmiş.."Şimdi bir yerde takılır, bana sorar, böylece muhabbete başlarız" diye..Beş dakika geçmeden dilber Temel'e dönmüş, gerçekten..Kısık, seksi bir sesle sormuş: "Beş harfli bir kelime. Sonu arak..Başına bir harf koyarsanız kadınların en sevdiği alet olurmuş, biliyor musunuz?" diye.."Aman Tanrım" demiş Temel, Amerikan filmlerindeki gibi.."Aman Tanrım.. Bu güzel kadına o kelimeyi nasıl söylerim ben..Mutlak bir başka kelime olmalı.." Başlamış düşünmeye..Beş dakika sonra jöton "Dank" diye düşmüş.. Kadına dönmüş: "Tarak olabilir mi, hanımefendi?..Tarak!.." "Harikasınız" demiş dilber.."Silginiz var mı acaba?

MİGROS
Temel tarikata girmek icin muracaat etmis, tarikat seyhi "Bize katilmak icin sinavlardan gecmen gerek. Ilk sinavin.. Kadinlara uc hafta yaklasma..Dayanabilirsen, uc hafta sonra gel goruselim!" demis...Temel uc hafta sonra gelmis seyhin onune.. Suklum, puklum.."Ilk hafta kolay gecti" demis, "Ikinci hafta biraz zorlandim, son hafta Fadime ile Migros'a gittik...Fadime ust raftaki konservelere uzaninca icim gitti..Konserve yere dusup Fadime yere egilince de kendimi tutamadim..""Yoo" demis seyh "Bu durumda seni tarikata katiyyen alamam..""Yahu! Ne Tarikati. Ben ondan coktan vazgectim" demis Temel "Beni Migros'a almiyorlar artik!.. Derdim o!.."

GÜVENSİZLİK
Büyük bir kasa soygunundan sonra çalıntı otomobille yol alan üç soyguncu, kent dışında otomobilden inip tarlalar arasında geldikleri yöne doğru hızla ilerlediler. Uzun süren bu iz kaybettirme yürüyüşünden sonra ıssız bir yer bulup oturdular. İçlerinden biri: Haydi sayalım artık, dedi. Kaç milyon kaldırdığımızı merak ediyorum. İkincisi elini şöyle bir salladı: Yorgunluktan öldük yahu! Şimdi o kadar parayı saymakla ne diye uğraşalım. Yarın gazetelerde okur, biz de öğreniriz kaç milyon kaldırdığımızı. Üçüncüsü öfkeyle yerinden fırladı: Deli misin be! Yarın her gazete ayrı bir rakam verir, biz de birbirimize gireriz!

SOGAN
Temel eczacilik fakultesini bitirmis.fakat eczane acacak parasi yok, Girmis bir eczaneye: Beyefendi sizde sogan var mi? Adam Temel'i basindan savmis. Temel bu durur mu? Hergun yeni sacma sorularla geliyormus.Birgun eczaci Temel'e: Kardesim senin derdin ne? Burayi bana sat. Eczaci kurtulmak icin eczaneyi satmis,birkac gun sonra Eczaneyi satan adam iceri girmis,Temel'e: Siz de sogan varmi? demis... Temel adama: Bizde sogan var ama senin receten var mi? demis...

MANTIK
Temel birgün yolda giderken arkadaşın prof. idrise rastlar idrisin kolunun altında kalın kalın bi sürü kitap temel idrise sorar ula idris o kitaplar ne kitabudur? MANTIK KİTABUDUR. mantık ne demek valla temel sana nasıl anlatayım. senin evde akvaryum var mı? var. o zaman sen balıkları seversin çok severim. balıkları çok sevdiğine göre balık tutmayı ve yemeyi de seversin. bayulurum özellikle hamsiye balık sevdiğine göre balıkta bol miktarda fosfor azot vs bulunur bunlarda bir erkek olarak seni çok kuvvetlendirir dolayısıyla sen tam bir erkeksin işte mantık ilmi bunu açıklar. bu cevap temelin çok hoşuna gider hemen kitapçıya koşar bir sürü mantık kitabı alır ve okumaya başlar tabi okuduğundan pek bişey anlamaz ama yine devam eder bir gün kolunun altında bisürü kitapla dursun temeli görür. ula temel o kitaplar nedir. temel kasılarak cevap verir mantik kitabudur ula temel mantik ta ne oliyi valla sana nasıl anlatayım ula dursun senin evde akvaryum varmı? yook. temel şaşkınlıkla dursuna bakmış, ve ula dursun yoksa sen i.nemisin?

KİM VERECEK?
Paris'in ünlü müzikholüne gitti, müdürün karşısına çıktı: Efendim ben, masaj uzmanıyım. Bu alanda benim gibi bir uzman daha bulamazsınız. Memnun oldum. Bize niye geldiniz? Ayda onikibin frank karşılığında, müzikholünüzde çalışan bayan sanatçılara masaj yapmayı öneriyorum. Müdür gülümsedi: Onikibin frankı peşin verirseniz, hemen başlayabilirsiniz!

KARA BULUTLAR
Öğretmen Hayat Bilgisi dersinde bulutların yeryüzündeki suların buharlaşmasından oluştuğunu uzun uzun anlattıktan sonra ön sıralarda oturan öğrencilerden birine şu soruyu sordu : Söyle bakalım oğlum, kara bulutlar neden olur? Çocuk düşündü , yutkundu, birşey diyemedi.Onun yanında oturan küçük kız çocuğu parmak kaldırarak şu cevabı verdi : Kirli sulardan olur öğretmenim!..

GÜZELLİK
Meliha, komşusu Zülbiye'ye: Sabah sana uğradım, dedi. Evde yoktun. Güzellik salonundaydım Melihacım. Meliha, Zülbiye'nin yüzünü dikkatle inceledikten sonra dudak büktü: Demek bu kadar bekledim, hala sıra gelmedi.

BELEDİYE DAMGASI
Çok mutaasıp bir aile çocuğu yine kendi gibi mutaasıp eline el değmemiş bir kız bulur ve onunla evlenmeye karar verir, kız da kaşarmı kaşar, yatıp kalkmadığı erkek kalmamış. Delikanlının ailesi ne hikmettirse tutturmuş kızlık muayenesi yaptıracağız diye, kız kendinden emin değil ama zoraki kabul etmiş ve kara kara düşünmeye başlamış ben ne diyeceğim diye, en samimi arkadaşına durumu anlatmış oda "canım bundan kolay ne var,git kasaba rica et herhangi bir etin üzerindeki zarı soyup sana versin,tanıdık bir doktor var,ona rica ederiz sana bir kızlık zarı yaparız" demiş. Kızda dediğini aynen yapmış,artık içi rahat muayene olmaya gitmiş.Delikanlı orda, ailesi orda, doktor "uzan kızım demiş "kız uzanmış, doktor birden kafasını kaldırıp ordakilere bakmış "allah allah "demiş. Ordakiler "ne oldu" demiş, "bir problemmi var doktor "doktor" bir dakika deyip raftan ansiklopedileri indirmiş bakmış bakmış sürekli şaşkın şaşkın kıza bakıp "allah allah" deyip duruyormuş. Delikanlı dayanamayıp sormuş "doktor bey yoksa kız değilmi? "Doktor" kız olmasına kız ama benim anlayamadığım belediyenin damgasının burda ne işi var?"

TANRI
Zengin bir is adaminin kizi, kendisiyle evlenmek isteyen erkek arkadasini anne ve babasiyla tanistirmak icin evlerine yemege cagirdi. Yemekten sonra zengin is adami damat adayiyla basbasa konusmak istedi ve onu calisma odasina goturdu. Senle söyle erkek erkege konusalim yavrum, dedi. vlendikten sonra aileni gecindirmek icin ne is yapmayi düsünüyorsun? Damat adayi duraksamadan yanit verdi: Aslinda benim elimden her is gelir efendim, evlendikten sonra bir yerde kesinlikle bir is bulurum. Sonra da nasil olsa, Tanri yardim eder. Damat adayinin bu yanitini kuskuyla karsilayan is adami, bu kez daha somut bir soru sordu: Peki icinde kizimi oturtabilecegin bir eve nasil sahip olmayi düsünüyorsun? Damat adayi yine duraksamadan cevap verdi: Ben aslinda cok caliskan bir insanimdir, dedi. Gece gündüz demez calisir, para biriktiririm. Sonra da nasil olsa Tanri yardim eder, bizde bir ev sahibi oluruz. Kız babasinin nesesi iyice kacti. Bu kez sesini yükselterek sordu: Peki oglum ilerde cocuklariniz olunca onlara nasil bakacaksiniz? Damat adayi o soruyu da yanitladi: Biraz önce söyledim ya, gece gündüz calisir kazandigim tüm parayi biriktiririm. Sonrada nasil olsa Tanri'nin yardimiyla cocuklarimizi büyütürüz. Damat gittikten sonra kizi kosarak babasinin yanina geldi: Damadini begendigini gözlerinden anliyorum babacigim, lütfen söylermisin onun en cok neyini begendin? Babasi kizinin yüzüne dik dik bakti: Onun en cok hosuma giden yani benim hakkimdaki görüsü, dedi ve ekledi: Beni Tanri saniyor



Cevapla