fıkr@lar 07

Fıkraları paylaşma yeri...
Cevapla
Kullanıcı avatarı
En[G]in
Fanatik Üye
Fanatik Üye
Mesajlar: 1740
Kayıt: 19 May 2018 [ 23:12 ]

fıkr@lar 07

Mesaj gönderen En[G]in »

VOLKSWAGEN
Kadının biri, balayından yeni döndüğü halde mutlu görünmeyen arkadaşına sorar: Kuzum, senin neyin var? - Daha ne olsun? Balayım tam bir fiyasko ile neticelendi. Neden? - Evlendiğim adam, Volkswagen'e benziyor. Darılma ama, ben bu benzetmeden hiçbir şey anlamadım. Anlamayacak ne var. Arkasında egzostlu bir motor, önünde ise hiçbir şey yok.

OJE
Irza geçme davasında yargıç, davacı kadına sorar: Sanık üzerinize atıldı, elbiselerinizi yırttı ve şiddetle size saldırdı. Peki, kendinizi hiç savunmayı denemediniz mi? Kadın: Onu yapamadım sayın yargıç, tırnaklarımın ojesi henüz kurumamıştı.

PİYANİST
Kalabalık bir otobüste delikanlının biri, genç kızın dolgun kalçalarıyla meşgul olmakta ve onu rahatsız etmektedir. Genç kız, fazla dayanamaz delikanlıya çıkışır: Siz kim oluyorsunuz da, beni rahatsız ediyorsunuz? Ben ünlü bir piyanistim bayan. Belli belli. Çok marifetli parmaklarınız var.

DÖVME İZİ
Bir Amerikan üniversitesinde bir grup genç kız tıbbi muayeneye tabi tutulurlar. İlk önce muayene olan genç kızın göğsünde kocaman bir "H" harfi izi vardır. Doktor merakla sorar: - Bu ne? Genç kız kıpkırmızı bir şekilde cevaplar: Bir şey değil. Benim erkek arkadaşımın adı Harry. İsminin baş harfini vücuduna dövme yaptırmış. Öyle sanıyorum ki, sevişirken beni öyle sıkmış olacak ki, dövme benim vücuduma çıkmış. İkinci kız ilerler ve soyunur. Doktor bir bakar ki, onun da göğsünde kocaman "M" harfi vardır. Doktor gülerek mırıldanır: Bu dövme hikayesi de moda oldu herhalde? Ve devam ederek: - Delikanlının adı Mike mı? Martin mi? Genç kız cevap verir: Şeyy. Hayır, onun adı William.

ŞİKAYET
Delikanlı yanındaki genç kıza sorar: Neden istemiyorsun, sevgilim üç gün sonra nişanlanacak ve bir ay içinde evleneceğiz biliyorsun. Genç kız cevap verir: Üç nedenden istemiyorum. Birincisi uslu ve terbiyeli bir genç kız evlenmeden önce razı olmaz. İkincisi, annem yasak etti. Üçüncüsü sonradan oramda hep yanma oluyor.

BELGESEL
Genç kızla delikanlı bekar odasında şöminenin yanında video seyretmektedirler. Genç kız aşırı derece miyop olduğu halde, gözlük takmaktan hoşlanmamaktadır. Genç kız video kaset seyrederken aşırı derecede heyecanlanmaya başlar, farkında değilmiş gibi davranarak eteklerini ustaca açıp, kalçalarının yuvarlaklığını en iç gıcıklayıcı biçimde ortaya çıkarır. Bunun bir etki yapmadığını görünce, çok fazla sıcak varmış gibi bluzundan iki düğme açar. Ama delikanlı dalgın dalgın ekrandaki görüntüye bakmaya devam eder. Sonunda genç kız dayanamayıp kızgın bir tonda konuşur: Ne tür filmler seyrettiriyorsun bana. Niyetinden kuşkulanmaya başladım doğrusu. Bana baksana bunlar açıktan açığa seks yapıyorlar. Seks mi? Hayır canım, bu bir belgesel. Brigitte Bardot'u muz yerken gösteriyor.

İŞLER
İki otomobil galerisi sahibi dertleşmektedirler. Bir ara biri: İşler öyle kötü ki, sorma. Şu sıralar en azından bir araba satamazsam, popomu satmak zorunda kalacağım. Yanında oturan ve bu sözleri işiten sarışın dilberden özür diler. Bunun üzerine sarışın: Boş verin canım. Neler hissettiğinizi anlıyorum. Bizim işler de kötü. Şu sıralar ben de popomu satamazsam, arabamı satmak zorunda kalacağım.

POKER
Dört delikanlı poker oynamaktadırlar. Bir delikanlının yanında genç kız arkadaşı da bulunmaktadır. Delikanlının eli arasıra sevgilisinin bacaklarına inmektedir. Bunu farkeden diğer bir delikanlı: Aşağıda ne yaptığın bizi ilgilendirmez ama, oyun kağıtları birbirine yapışmaya başladı.



AVİZE
İki çapkın arkadaş yolda karşılaşırlar. Biri kaza geçirmiştir. Diğeri sorar: Dostum, kaza nasıl oldu? Evde sevgilimle halı üzerinde sevişiyorduk. Birden bire avize üstümüze düştü. Şanslısın. Duyduğum kadarıyla poponun üzerine düşmüş, bir iki ezikle kurtulmuşsun. Haklısın. İki dakika önce düşse beynimi dağıtırdı

MUTLULUK
Parkta oturan Hıristiyan delikanlı ve genç kız birbirleriyle konuşmamaktadırlar. Delikanlı, genç kıza giderek yaklaşmakta ve ellerini okşamaktadır. Uzun bir süre geçtikten sonra genç kız, dayanamaz ve sessizliği bozar: İncil'in ikinci bölümündeki onuncu satırı dikkatli oku. Delikanlı bozulur. Eve gelince hemen İncil'in adı geçen bölümünü bularak okumaya başlar: Mutluluk yalnız yukarda değildir, aşağıda da bulunur!

YÖNTEM
Çapkının biri, telaşlı bir şekilde eczaneye girip, eczacıya sorar: Prezervatif var mı? Evet. Adam bir kutuyu göstererek sorar: Şu kutuda kaç tane var? İki tane. Peki, şu kutuda? Yirmi adet. En büyük kutularda kaç tane var? Yüz tane. Bana onlardan verir misin? Adam prezervatif kutusunu alır ve eczaneden çıkar. Hayretler içinde kalan eczacı, adamı takip etmek için kapıyı açtığında, adamın prezervatifleri tek tek yere attığını ve lanetler yağdırarak, ayağının altına alıp ezip parçaladığını görür. Kendisini tutamayan eczacı adama yanaşır ve sorar: Allah aşkına, ne yapıyorsunuz? Adam başını kaldırarak cevap verir: Vallahi, ben sigarayı bu yöntemle bırakmıştım da!

SPOR STÜDYOSU
Adam futbol fanatiği çalışma arkadaşına sorar: Eşin futbolcuydu değil mi? Evet. Dostlukspor bayan futbol takımında oynuyor. Peki, seks yaşamın nasıl? O konuda herşey çok iyi. Haftada kaç kez seks yapıyorsunuz? - Üç kez. Cuma, cumartesi ve pazar günleri. - İlginç. Demek her şey bu kadar düzenli. Peki cinsel ilişki sırasında uyguladığınız pozisyon belli mi? Evet belli. Karım dört ayak üzerinde dururken ben de arkadan yaklaşıyorum. Adam hayretle: Neden hep aynı pozisyonu uyguluyorsunuz? Nedeni gayet basit. Bildiğin gibi karım futbolcu, ben de futbole meraklıyım. Bu pozisyonda iken cuma ve cumartesi günleri televizyonda naklen yayınlanan maçları ve pazar günü de maç yorumlarını keyifle izliyoruz.

PİŞMANLIK
Tanınmış bir film yıldızı, ruh doktoruna gider ve derdini anlatır: Ne zaman bir adamla yemeğe çıksam, gece onun yatağında son buluyor. Ben de günlerce pişmanlık ve utanç duyuyorum. Bana yardım ediniz. Doktor: Anlıyorum. Sizin iradenizi, teklifleri reddedecek kadar güçlendireceğiz. Film yıldızı: Yok yok, istediğim bu değil. Sonradan pişmanlık ve utanç duymamalıyım. Onu sağlayınız.

DUVAR YAZISI
Kızın babası erkek çocuğun babası ile konuşmaktadır: Sizin oğlan bizim duvara işemiş. Çocuktur, ne olur ki? İyi ama, çişiyle bizim kızın adını yazmış. Demek ki, bizim oğlan senin kızı seviyor. Kız babası hiddetlenerek: İyi ama birader, yazı bizim kızın el yazısı.

PASTACI
Evde elektrik tesisatı arızalanmıştır. Kadın kocasında rica etmesine rağmen, kocasının tesisatı tamir etmeye hiç niyeti yoktur. Karısına kızarak bağırır: Ben elektrikçi miyim? Bir müddet sonra evde su tesisatı problem yaratır. Kadın yine kocasına rica eder, fakat aldığı cevap aynıdır: Ben tamirci miyim? Adam, bir akşam eve döndüğünde, hem elektrik hem de su tesisatının yapıldığını görür ve merakla sorar: Kime yaptırdın? Üst kattaki komşuya. Ama ben sana para bırakmamıştım, nasıl yaptırdın? Kadın cevap verir: Bana iki şey teklif etti. "Ya benimle beraber olursun, ya da bana bir pasta yaparsın." dedi. Neli pasta yaptın? Ben pastacı mıyım?




KAMP
Otel odasından telefon eden kadın arkadaşı bayana: Kaldığım otele kamp yapmak üzere bir futbol takımı geldi. Telefonun diğer ucundaki kadın: Sen sekse düşkün bir kadınsın. Nasıl takımdan memnun musun? Henüz bir şey söyleyemem. Bu gece de solaçığı deneyeceğim.

YORGUN BİSİKLET
Adam, bir toplantıda tanıştığı genç, güzel ve sağlıklı dula sorar: Hangi sporu seversiniz? Bisiklete bayılırım. Günde en az sekiz saat bisiklete binerim. Bu söz üzerine adam takılır: Sekiz saat sonra bisikletiniz çok yorgun düşer. Kadın: Olabilir. Günde sekiz saat siz de bacaklarımın arasında kalsanız, yorgun düşmeyi bırakın ölürsünüz.

BAŞARILI ERKEK
Çapkınlıklarıyla ünlü iki erkek arkadaş yıllar sonra karşılaşırlar. Biri: Başarılı bir işadamı olduğunu duydum. Diğeri: Evet öyle. Bunu karıma borçluyum. Nasıl yani? Bildiğin gibi, her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır. Şimdi neden başarısız olduğumu anlıyorum. Neden? Çünkü o kadın, ya altımda ya önümde oldu da.

HAKLISIN
İki çocuk sohbet etmektedirler. Biri: Benim annem seninkinden iyidir. Diğeri onaylar: Haklısın, bunu babam da söylüyor

NÜDİST
Kapıdan kapıya satış yapan bir satıcı, bir evin zilini çalar. Kapıyı çıplak bir kadın açar. Satıcının şaşırdığını gören kadın: Lütfen şaşırmayın. Ben nüdistim. Satıcı rahatlar ve içeriye girer. Evin içinde birçok çocuk vardır. Satıcı çekinerek sorar: Bu çocukların hepsi sizin mi? Evet. Maşallah, kaç tane var? Yirmi. Satıcı gülümseyerek: Aman hanımefendi, siz nüdist falan değilsiniz. Anladığım kadarıyla siz giyinmeye fırsat bulamamışsınız

ÖZELLİKLER
Bir kadın evlilik yaşına gelmiş üç kızını da evlendirir. Ertesi gün gerdek gecelerinin nasıl geçtiğini merak eder. Bu merakını yenmek için önce büyük kızını arar ve sorar: Nasıldı kızım? Anneciğim, "More" sigarası gibiydi. Annesi bir şey anlamaz ve hemen "More" sigara fabrikasını arayarak, ürettikleri sigaranın özelliklerini sorar. Görevli, bu sigaraların en önemli özelliğinin ince ve uzun olduğunu söyler. Birkaç saat sonra da ortanca kızını arar ve aynı soruyu sorar: Nasıldı kızım? Anneciğim, "Fruko" gazozu şişesi gibiydi. Annesi gene bir şey anlamaz ve hemen gazoz fabrikasını arayarak, gazoz şişelerinin özelliğini sorar. Görevli, bu şişelerin ağız kısımlarının dar, alt kısımlarının da kalın olduğunu söyler. Küçük kızdan günlerce haber alamayınca meraklanan anne, dayanamayarak ona da telefon edip aynı soruyu sorar: Nasıldı kızım? Anneciğim, "Lufthansa" uçakları gibiydi. Bundan da bir şey anlamayan anne, hemen "Lufthansa" şirketini arar ve görevliye: - Sizin uçaklarınızın özelliği nedir? Görevli: - Tabi hanımefendi, hemen söyleyeyim. Uçaklarımızın en önemli özelliği her beş dakikada bir inip kalkmalarıdır.

GRUP SEKS
Temel, Almanya'da bulunduğu bir sırada Alman bir arkadaşına telefon eder: Bu akşam grup seks var. Gelir misin? Kimler var? Sen, ben ve senin karın.

ÇIPLAKLAR KAMPI
Dursun ve Temel plaj yakınlarında dolaşırlarken, kapısında "Çıplaklar Kampı" yazan bir levhayla karşılaşırlar. Kampın çevresi duvar ve tel örgülerle çevrilidir. Dursun yere doğru eğilir, Temel onun sırtına çıkıp duvar üzerinden iceriye bakar. Dursun sorar:- İçeride ne var? Temel: İnsanlar. Kadın mı, erkek mi? Nasıl anlayayım? Hiçbiri elbise giymemiş ki.

KÖROLASICA HERİF
Adamın biri, seks hayatındaki sorununa çare bulmak için doktora gider ve şikayetlerini anlatır: Doktor bey, bana bir şeyler oluyor. Sevişirken bir sıcak basıyor, terliyorum, bir soğuk basıyor, üşüyorum. Yapılan tahlillerde hiçbir şey çıkmaması üzerine, doktor kütüphanesindeki tüm tıp kitaplarına bakar ve benzer bir olguya rastlayamaz. Adama hitaben: Beyefendi, bir de eşinizi çağırıp onunla konuşalım. Ertesi gün, adamın eşi gelince doktor durumu kadına anlatır: Sevişirken eşiniz bir terliyormuş, bir üşüyormuş. Kadın: Aman körolasıca herif, bir Ağustosta sevişir, bir de Ocakta.

HAMİLE TEMEL
Midesi ağrıyan Temel, doktora gider. Tanıdık olan doktor, Temel ile biraz dalga geçmek için, kısa bir muayeneden sonra hemen teşhisi koyar: Temel, sen hamilesin. Temel, kendi kendine söylenir: Ne? Yaktın beni Fadime, sana kaç kere "Sevişirken üste çıkma" demiştim.

GOL KRALI
Çok asık bir suratla eve dönen koca, içeriye eve girer girmez, hışımla karısına: Adi kadın, beni aldattığını biliyorum. Beni kiminle aldattığını da biliyorum. Bir gol kralıyla..Bu bana yapılır mı? Karısı omuzlarını silkerek: Abartıyorsun kocacığım. İnsan, iki gol atan futbolcuya gol kralı der mi hiç?

KARŞI GELMEK
Yargıç, esmer kadına sorar: Sanık size üç kere tecavüz etmiş, buna karşı hiç bir şey yapmadınız mı? Genç kadın masum bir tavırla karşılık verir: Yapmaz olur muyum sayın yargıç, ilk seferinde karşı geldim.

OLAY YERİ
Tecavüze uğrayan genç kadın yakışıklı avukatına başından geçenleri anlattıktan sonra avukat sorar: Peki, ne yapmamı istiyorsunuz? Kadın şehvetli bir şekilde: Hele siz olay yerini bir inceleyin de...

İFADE
Yargıç: Altı kadın, sekiz çocuk olmak üzere toplam ondört kişiye tecavüz etmekle suçlanıyorsun. Bir diyeceğin var mı? Suçlu: İnsanları seviyorum, sayın yargıç.

GÖZLER
Genç kadın yargıç karşısında ağlamaktadır. Yargıç sorar: Size tecavüz eden adamı teşhis ettiniz mi? Gördünüz mü? Genç kadın: Hayır, sayın yargıç. O anda her zaman gözlerimi kaparım.

GÖKKUŞAĞI
Genç kız, birden fazla delikanlı ile flört etmektedir. Babası bu durumdan oldukça rahatsızdır. Bir gün karısına bir alet göstererek: Bizim kızı kontrol etmek için müthiş bir alet icat ettim. Bu aleti görüyor musun? Bizim kız, erkek arkadaşıyla gelip odaya kapandıklarında sadece şu düğmeye basmam yeterli. Delikanlı, bizim kızın elini tutarsa yeşil lamba yanacak, öperse kırmızı. Tamam mı? Alet yerleştirilir. Gece kızın erkek arkadaşı geldiğinde baba biraz kestirmek üzere kanepeye uzanır. Biraz sonra karısı onu sarsarak uyandırır: Hey, kalkıp baksana şu alete. Senin aletin perdesinde gökkuşağının yedi rengi belirmeye başladı. İçeride ne oluyor acaba?



Cevapla