kolay zannedenlere...
kolay zannedenlere...
Adamın birisi bir gün hastalandı. O gün canı işe gitmek
istemiyordu. Karısı ne güzel hep evde kalıyor, hiç işe gitmiyordu.
Birden içinden allaha şöyle bir dua edeceği tuttu. 'Allahım hergün
işe gidip, 8 uzun saat boyunca evim ve eşimin rahatı için
çalışıyorum. Eşim ise evde yalnızca oturuyor. Ne olur, bir gün
için benim yerime geçip, ne zor bir hayat yaşadığımı görmesini
sağla'.
Hikaye bu ya.. birden bire adamın dileği yerine geldi. Ertesi
sabah, Adam, karısının vücudunda uyandı. Hemen yataktan fırladı,
eşinin kahvaltısını hazırladı, çocukları uyandırdı, elbiselerini
hazırladı, onların da kahvaltılarını hazırladı, yedirdi, beslenme
çantalarını hazırladı, çocukları okula götürdü, eve döndü.
Hemen evi toparladı, yıkanacak bulaşıkları ve çamaşırları
halletti. Temizleyiciye götürülecek olanları eline alıp, telefon
faturasını ödemek için Türk Telekom'a gidip sıraya girdi. Faturayı
ödedikten ve temizleyiciye uğradıktan sonra akşam yemeği için
alışverişe gitti.
Eli kolu dolu bir vaziyette eve döndü. Bu arada öğle olmuştu. Evi,
özellikle yemek masasının altını elektrik süpürgesi ile süpürdü.
Eşyaların tozunu aldı. Mutfağı sildi. Çocukların okuldan
geldiklerinden atlayacakları keki pişirdi.
Çocukları okuldan alma zamanı gelmişti. Yolda onlarla sohbet etti.
Okulda olanlar konusunda onlara akıl verdi. Eve geldiklerinde,
derslerini kontrol edip, çalışmaları için masalarına oturmalarını sağladı, onlara süt ve kekten oluşan akşamüstü yiyeceklerini verdi.
Bu arada, yıkadığı çamaşırları ütülemesi gerekiyordu. Ütü bittiğinde, ancak akşam yemeğini hazırlayacak kadar vakit kalmıştı. Patatesleri soymaya başladı. Salataları yıkadı. Pilav için pirinci ıslattı. Etleri çıkarıp, fırın için hazırladı. Kocası eve geldiğinde, sofraya tabakları yerleştiriyordu.
Akşam yemeğinden sonra, önce eşinin kahvesini pişirdi sonra masayı topladı ve bulaşıkları halletti. Eşinin ve çocukların ertesi günü giyeceği kıyafetleri kontrol etti.Bu arada çocukların yatma saati gelmişti. Onlara hikaye okudu.
Salona TV seyretmeye, biraz gazete okumaya dönmüştü ki, eşi onu yatak odasına çağırdı. Ne de olsa, adamcağız bütün gün onlar için çok çalışıp, yorulmuştu. Şimdi rahatlaması, gevşemesi gerekiyordu. Bu da onun göreviydi.
Ertesi sabah, uyandığında, hemen Allah'a yalvarmaya başladı. 'Allahım, özür dilerim, ben ne dediğimi bilmiyormuşum. Karımın
hayatını rahat zannetmekle ne halt işlediğimi şimdi anladım. Lütfen beni eski halime döndür'.
Allah cevap verdi; 'Evet, dersini aldığını görüyorum, herşeyi değiştireceğim ama maalesef 9 ay beklemek zorundasın, çünkü dün gece hamile kaldın.'
istemiyordu. Karısı ne güzel hep evde kalıyor, hiç işe gitmiyordu.
Birden içinden allaha şöyle bir dua edeceği tuttu. 'Allahım hergün
işe gidip, 8 uzun saat boyunca evim ve eşimin rahatı için
çalışıyorum. Eşim ise evde yalnızca oturuyor. Ne olur, bir gün
için benim yerime geçip, ne zor bir hayat yaşadığımı görmesini
sağla'.
Hikaye bu ya.. birden bire adamın dileği yerine geldi. Ertesi
sabah, Adam, karısının vücudunda uyandı. Hemen yataktan fırladı,
eşinin kahvaltısını hazırladı, çocukları uyandırdı, elbiselerini
hazırladı, onların da kahvaltılarını hazırladı, yedirdi, beslenme
çantalarını hazırladı, çocukları okula götürdü, eve döndü.
Hemen evi toparladı, yıkanacak bulaşıkları ve çamaşırları
halletti. Temizleyiciye götürülecek olanları eline alıp, telefon
faturasını ödemek için Türk Telekom'a gidip sıraya girdi. Faturayı
ödedikten ve temizleyiciye uğradıktan sonra akşam yemeği için
alışverişe gitti.
Eli kolu dolu bir vaziyette eve döndü. Bu arada öğle olmuştu. Evi,
özellikle yemek masasının altını elektrik süpürgesi ile süpürdü.
Eşyaların tozunu aldı. Mutfağı sildi. Çocukların okuldan
geldiklerinden atlayacakları keki pişirdi.
Çocukları okuldan alma zamanı gelmişti. Yolda onlarla sohbet etti.
Okulda olanlar konusunda onlara akıl verdi. Eve geldiklerinde,
derslerini kontrol edip, çalışmaları için masalarına oturmalarını sağladı, onlara süt ve kekten oluşan akşamüstü yiyeceklerini verdi.
Bu arada, yıkadığı çamaşırları ütülemesi gerekiyordu. Ütü bittiğinde, ancak akşam yemeğini hazırlayacak kadar vakit kalmıştı. Patatesleri soymaya başladı. Salataları yıkadı. Pilav için pirinci ıslattı. Etleri çıkarıp, fırın için hazırladı. Kocası eve geldiğinde, sofraya tabakları yerleştiriyordu.
Akşam yemeğinden sonra, önce eşinin kahvesini pişirdi sonra masayı topladı ve bulaşıkları halletti. Eşinin ve çocukların ertesi günü giyeceği kıyafetleri kontrol etti.Bu arada çocukların yatma saati gelmişti. Onlara hikaye okudu.
Salona TV seyretmeye, biraz gazete okumaya dönmüştü ki, eşi onu yatak odasına çağırdı. Ne de olsa, adamcağız bütün gün onlar için çok çalışıp, yorulmuştu. Şimdi rahatlaması, gevşemesi gerekiyordu. Bu da onun göreviydi.
Ertesi sabah, uyandığında, hemen Allah'a yalvarmaya başladı. 'Allahım, özür dilerim, ben ne dediğimi bilmiyormuşum. Karımın
hayatını rahat zannetmekle ne halt işlediğimi şimdi anladım. Lütfen beni eski halime döndür'.
Allah cevap verdi; 'Evet, dersini aldığını görüyorum, herşeyi değiştireceğim ama maalesef 9 ay beklemek zorundasın, çünkü dün gece hamile kaldın.'
- Fatma Anne
- Forum Annesi
- Mesajlar: 458
- Kayıt: 29 Eyl 2006 [ 13:43 ]
- kesanlı_aslan
- Bağımlı Üye
- Mesajlar: 400
- Kayıt: 26 Eki 2006 [ 20:40 ]
- mekanogeveze
- Tecrübeli Üye
- Mesajlar: 94
- Kayıt: 07 Ara 2005 [ 10:08 ]