Kıyamet Alametleri...(yakın tarih)

İslam dinimiz ve insanlık hakkında görüşlerinizi ve düşüncelerinizi paylaşabilirsiniz.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
BERFO
Bağımlı Üye
Bağımlı Üye
Mesajlar: 133
Kayıt: 08 Ara 2006 [ 18:58 ]

Kıyamet Alametleri...(yakın tarih)

Mesaj gönderen BERFO »

KATRİNA FELAKETİ PEYGAMBERİMİZ(SAV)'IN HABER VERDİĞİ BİR KIYAMET ALAMETİ OLABİLİR Mİ?

bir devrin ahir zaman olarak nitelendirilmesi için, Peygamber Efendimiz (sav)’in haber verdiği alametlerin tümünün aynı çağda, birbirlerini izleyerek gerçekleşmesi gerekmektedir. Bu durum hadislerde şöyle ifade edilmiştir:

KIYAMET ALAMETLERİ BİRBİRİNİ TAKİBEN MEYDANA GELİR. BİR DİZİDEKİ BONCUKLARIN ART ARDA KOPMASI GİBİ. (Ramuz-El Ehadis, 277/6; Camiü's-Sagir, 3/167)

ALAMETLER, AĞI KOPARILIP KAÇAN BALIKLARIN BİRBİRİNİ KOVALADIĞI GİBİ KOVALAR. (Ölüm, Kıyamet ve Diriliş, İmam Şarani, s. 478)

“On alamet görülmeden kıyamet kopmayacaktır;…Biri doğuda, biri batıda, bir diğeri de Arap Yarımadası’nda meydana gelecek yere batma hadisesi…” (Müslim, Fiten,39)

DOĞUDAKİ YERE BATIŞ:
ENDONEZYA'DAKİ BÜYÜK TSUNAMİ FELAKETİ

Peygamber Efendimiz (sav)’in haber verdiği kıyamet alametlerinden bir tanesi, “doğu tarafında gerçekleşecek olan yere batma” hadisesidir.

Bu alametin büyük bir kara parçasının ya da insan topluluğunun ortadan kalkması, yeryüzünden yok olması anlamına gelmesi muhtemeldir. (En doğrusunu Allah bilir) 2004 yılının son ayında Güney Asya’da gerçekleşen büyük tsunami felaketi bu alametle çok büyük benzerlikler göstermektedir. Dolayısıyla Peygamberimiz (sav)’in haber verdiği “doğudaki yere batış” alameti, bu büyük tsunami felaketine işaret ediyor olabilir. (Hiç şüphesiz en doğrusunu Rabbimiz bilir.)

BATIDAKİ YERE BATIŞ:
ABD'DEKİ "KATRİNA FELAKETİ"

ABD’nin Meksika Körfezi’nde yaşanan Katrina Kasırgası’nın meydana getirdiği büyük yıkım, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sav)’in haber verdiği bir diğer kıyamet alametini, “Batıdaki Yere Batış”ı akıllara getirmektedir.

Peygamberimiz (sav)’in ahir zamanda gerçekleşeceğini bildirdiği bu “yere batışın”, tarihteki benzerlerinden çok daha büyük, çok daha etkili olması gerekmektedir. Nitekim Katrina Kasırgası da geçmişteki benzerlerinden çok daha büyük bir yıkım meydana getirmiştir. Tarih boyunca Avrupa ve Amerika kıtalarında çok büyük felaketler gerçekleşmiştir. Depremler, yanardağ
patlamaları, kasırgalar, terör saldırıları binlerce insanın hayatını yitirmesine neden olmuştur. Ancak bu felaketlerin hiçbiri Katrina felaketinin meydana getirdiği gibi bir yıkım meydana getirmemiş, milyonlarca insanın göç etmesine, on binlerce kişinin hayatını kaybetmesine, üç büyük eyaletin tahrip olmasına, şehirlerin sular altında kalıp yok olmasına neden olmamıştır. Katrina Kasırgası bu yönüyle diğer felaketlerden ayrılmakta, ABD tarihinin en büyük yıkımlarının başlarında yer almaktadır. Bu nedenle Katrina felaketi, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sav)’in haber verdiği üç batıştan biri olabilir. En doğrusunu Allah bilir.

New Orleans Şehrinin Yere Batışı

Katrina Kasırgası birçok şehirde çok büyük tahribat oluştururken, New Orleans’ı yaşanamayacak hale getirdi. ABD’nin turizm ve kültür merkezlerinden biri olarak kabul edilen New Orleans’ın yüzde 80’i sular altında kaldı. Bazı yerlerde suyun yüksekliği 6 metreyi aştı. Dolayısıyla New Orleans suların altına gömülerek, adeta ortadan kalktı. Peygamberimiz (sav)’in haber verdiği “Doğudaki yere batma” alameti Endonezya’da yaşanan tsunami felaketine bir işaret olabileceği gibi, “Batıdaki yere batma” hadisesi de New Orleans şehrinin ortadan kalkışına bir işaret olabilir. Hiç şüphesiz en doğrusunu Allah bilir.

BÜYÜK ŞEHİRLER DÜN SANKİ YOKMUŞ GİBİ HELAK OLACAKTIR.
(Kitab-ül Burhan Fi Alametil Mehdiyyil Ahir Zaman, s. 38)

Gerçekten de bir şehir suların altında kalıp ortadan kalkmış, yaşanamayacak hale gelmiştir.

Nitekim içinde bulunduğumuz günlerde ABD’de gündemde olan tartışmalardan biri “Yaşanan büyük tahribatın ardından New Orleans’ı tamamen terk edip, şehri başka bir yere kurma” ihtimalidir. New Orleans helak olmuştur, sanki yokmuş gibi.

"ÇÖLE BATAN ORDU"
ÜÇÜNCÜ BATMA OLABİLİR Mİ?

BİR ORDU SAVAŞ İÇİN GELİR, ÇÖLE GİRDİĞİNDE BAŞ VE SONUNDAKİLERİ BATAR, ORTADAKİLER DE KURTULMAZ. (Hanbel, Tirmizi, İbni Mace, Ebu Davud'dan; Geleceğin Tarihi 4, s.30)

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sav)’in hadisi şeriflerinde, batıdaki ve doğudaki yere batışların dışında, “Arap Yarımadası'ndaki üçünçü bir batışa” daha dikkat çekilmektedir.

Arap Yarımadası'nda gerçekleşecek olan bu yere batma, Peygamber Efendimiz (sav)’in bir diğer hadisiyle büyük benzerlik göstermektedir. Hadis şu şekildedir:

2003 yılında gerçekleşen Irak Savaşı sırasında Irak ordusunun büyük bir kısmının neredeyse birden bire ortadan yok olması savaşın en dikkat çekici olaylarından biriydi. Birçok gazete ve televizyonda, Cumhuriyet Muhafızları olarak bilinen yaklaşık 60.000 kişilik ordunun ve Fedailer olarak bilinen yaklaşık 15.000 Iraklı askerin kaybolması haber olarak yer aldı. Yukarıdaki hadislerde bu konuya dikkat çekilmesi, ahir zaman alametlerinden biri olan "bir ordunun batması" olayının gerçekleşmiş olabileceğini göstermektedir. Nitekim ilerleyen günlerde de savaş uçaklarının bir kısmının çöl kumları altına gömülmüş olarak bulunması, hadiste bahsedilen çölde bir ordunun batması olayının Irak ordusu ile ilgili olma ihtimalini güçlendirmektedir. (En doğrusunu Allah bilir.) Bu hadisi Peygamber Efendimiz (sav)’in “Arap Yarımadasındaki yere batma” hadisiyle birlikte düşündüğümüzde, yaşanan olay Irak Savaşı sırasında gerçekleşen bu olağanüstü duruma işaret ediyor olabilir. (En doğrusunu Allah bilir)

Ahir zamanda Bağdat alevlerle yok edilir...
(Risaletül Huruc ül Mehdi, Cilt 3, sf. 177, Kayıt 854)

"Fırat ile Dicle arasında Zevra denen bir şehir olacak. Orada büyük bir savaş olacak. Kadınlar esir edilecek, erkekler ise,
koyun kesilir gibi boğazlanacak."
(Kenzul Ummal, Kitab-ul kıyame, kısm-ul efal. c.5 sf. 38 El Muttaki)


Resulullah (s.a.v.)in bildirdiğine göre, Irak halkı üç fırkaya ayrılır. Bir kısmı çapulculara katılır. Bir kısmı ailelerini geride bırakıp kaçarlar.
Bir kısmı savaşır ve öldürülürler.
Siz bunları gördüğünüz vakit kıyamete hazırlanın.
(Fera İdu Fevaidi'l Fikr Fi'l İmam El-Mehdi El-Muntazar)"
Yorum yapmaya bile gerek yok

VE ÖNÜMÜZDE Kİ DÖNEMDE YAŞANABİLECEK MUHTEMEL OLAYLAR

Açıkça görülmektedir ki Peygamberimiz (sav)'in ahir zamanda meydana gelecek olaylarla ilgili olarak dikkat çektiği bölge olan Ortadoğu'da belirtilen alametlerin büyük çoğunluğu zuhur etmiştir. Bunun yanı sıra Peygamberimiz (sav)‘den bölge hakkında çok sayıda başka rivayetler de bulunmaktadır. Bu rivayetlere genel olarak bakıldığında dikkati çeken ortak nokta ise Ortadoğu topraklarında karışıklıkların, fitnelerin ve büyük olayların Hz. Mehdi çıkıncaya kadar yaşanmaya devam edeceğidir. Bu konuyla ilgili hadislerden biri şu şekildedir:

Şam'da fitneler bir taraftan sakinleştikçe, diğer bir taraftan alevlenir. Gökten çağırıcı bir melek "Mehdi emirinizdir. Mehdi Halifenizdir" demedikçe de fitneler bitmez. (Mustafa Reşit Filizi, Risalet-ül Huruc-ül Mehdi, s. 63)

Hz. İsa ile birlikte yeryüzünde bulunacak olan Hz. Mehdi'nin çıkışı öncesinde Şam bölgesinde büyük karışıklıklar olacağı hadisten anlaşılmaktadır. Daha önce de söz edildiği gibi, Şam, Arapça'da kelime manası olarak "sol" anlamına gelir ve eskiden beri Hicaz bölgesinin (Mekke ve Medine şehirlerinin bulunduğu bölge) sol tarafında kalan ülkeleri ifade eder. Dolayısıyla bu hadis Ortadoğu bölgesinde halen devam eden çatışmaların kimi zaman azalıp kimi zaman artacağına ve ancak Hz. Mehdi çıkınca tam anlamıyla sona ereceğine işaret etmektedir. (En doğrusunu Allah bilir.

Gerçektende günümüzde filistinde ve en sonda lübnanda hadislerde bildirilen olaylar gerçekleşmiştir. Ateşkes ilan ediliyor aradan çok zaman geçmeden tekrar alevleniyor. Bu hadiste bildirildiğine göre olaylar biraz daha devam edecek yani Hz. Mehdi gelinceye kadar. Hz. Mehdinin gelişinin alametlerinin %90nı gerçekleşmiştir. Büyük islam Alimi Bediüzzaman Said Nursi ki 20 Asrın mücedidir. (Müceddid: Allahın her yüzyıl başında göndermeyi vaad ettiği dini yenileyen, hurafelerden ayıklayan kişi demektir.) Mehdinin kendinden bir sonra ki asırda geleceğini söylemiştir. 2010 luyıllarda ortaya şıkması bekleniyor. Fakat Hz. Mehdi hemen tanınmayacak. Kendisine verilen 3 görev yerine getirildikten sonra tanınacaktır. onu tanıyacak olanlarda onu iman nuruyla tanıyacaklardır ve ilk olarak talebeleri tanıyacak.(Hadislerde verilen bilgiler ışığında)



Cevapla